Her insanın bir hayatı var
İnsan için dünya geniş zaman dar
Geriye doğru masal, ileriye doğru umut bir hayat yaşadım
Çoğu kez yanıldım, aldandım, şaşkınlıkla kafamı kaşıdım
Bana öğrettikleri özgürlükle tarihi yerdim
Yerdiğim tarihte batı denilen cüceye yenildim
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
dünden özür dilemen büyük incelik ama dün yaşayan daha doğrusu yaşatılmayan insanlardan da özür dilemen lazım. dün deyince hepsi içine giriyor dersen o başka tabi.....
Yarına söz verdim gelirse bana, yarın güleceğim
Dünden özür diledim, düne bir daha dönmeyeceğim
An’ıma aklımı, kalbimi verdim, benim ol diyeceğim
beğeniyle okudum şiirinizi, yüreğinize sağlık... selamlarımla
OYLE BIR DUZEN KURULMUS KI AVRUPALILARCA
OLUMU GOSTERIP SITMAYA ETMISLER RAZI
DUZEN VE DUZULEN YAN YANA HEPSI BIRBIRINDEN RAZI
TECAVUZ KACINIZMAZSA......DEYIP.......NEYSE BEL ALTINA INMEYELIM....ISIN ZEVKINE VARMISLA
Tebrik ederim..
İçinde durduğumuz zamanın öncesini değerlendirme ve bundan sonrasını kavrama adına önemli açıklamalar vardı şiirde.
İlgiyle okudum.
Yaşamdan süzülen önemli açıklamalardı okuduklarım.
Kutluyorum.
Erdemle.
Çok değerli üstadım yine kaleminizden çok anlamlı, mükemmel bir çalışma. Duyarlı yüreğinizi, en içten duygularımla kutluyorum. 10 puan; saygı ve sevgi selamlarımla. Şunu söyklemeden geçemiyeceğim. Mehmet çoban'ı okumak bir ayrıcalıktır, iyiki varsınız...
Düne bir daha dönmemek özür dileyerek.. söz vermek yarına, gelirse; aklımızla kalbimizle an be an gülümsemek… Ne çok zenginlik içeren bi farkındalık.. birde uygulanabilse… Kaleminize yüreğinize sağlık sayın Mehmet Çoban.. kutluyorum saygı ile..
Yaşadığımız 'an' elimizde tutulabilse, benim ol dememizin de bir anlamı olur ama ... Ne yazık ki...
Kaleminize sağlık sayın Mehmet Çoban.
Yarına söz verdim gelirse bana, yarın güleceğim
Dünden özür diledim, düne bir daha dönmeyeceğim
An’ıma aklımı, kalbimi verdim, benim ol diyeceğim...Anlamı tek kelimeyle harika,yürekten kutluyorum hocam,saygılar.
zaten nedir ki hayat..
yaşadığın an..
dün bitti..
yarın gelir mi bilinmez..
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta