Bugün bir karanlığa uyandım yine.
Sabah olduğunu saatimden duydum.
Güneşin şeklini ilk annemden,
Işığını babamdan öğrenmiştim.
Gündüz olunca;
Bembeyaz bir aydınlık kaplarmış yeryüzünü.
Hoş, beyazın nasıl olduğunu da bilmiyorum ya.
İlkbaharda dağlar yeşil, deniz her zaman mavi,
Rengârenk çiçekler papatya, kardelen ve hercai,
Kışın yağan kar ise beyazmış.
Ağaçlarda meyveler, sırtımızda giysimiz,
Gezinen hayvan ve uçan kuşlar;
Hepsi rengârenkmiş.
Ben, sadece ellerimle tanıyor,
Seslerini duyuyorum ancak.
Beyaz bastonumla hissedip yürüyorum.
Beyaz olduğunu da siz söylüyorsunuz,
Ben hiçbir zaman anlamasam bile;
Beyazın, ne olduğunu da.
***
Bardağımda çayın, dalında elmanın kırmızı,
Her ne demekse, sarışınmış komşunun kızı.
Saçımın seyreldiğini söylüyorsun,
Elimle hissediyor, biliyorum.
Alnımdaki yeni çizgileri de.
Ama, şakaklarımın ağardığını söylemen boşuna.
Onu hiç bilemiyorum.
***
Kendimi bir kere bile görmedim.
Seni de hayal ediyorum, acaba ne biçim?
Niçin merak ediyorum, bilmiyorum ne için?
Hele kalk ta aynaya bak, kendini gör.
Bir defa da benim için.
***
Okumayı biliyorum kabartma yazıdan,
Birde, film dinliyorum televizyondan.
Göremiyorum, seyredemiyorum.
Akşam, yine gün batıp karanlık çökecek.
Gökyüzünde, Ay doğacak senin için.
Gerçekten varsa, bizi ısıtan Güneş’se;
Batmadan önce Güneşe, gece Ay’a bak.
Bir defa da benim için.
Şahin KARADAĞ (31.01.2013)
Şahin Karadağ 1Kayıt Tarihi : 22.3.2013 22:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ülkemiz nüfusunun %11 i engellidir. Tüm engelli vatandaşlarımızın sorunları için duyarlı olunması hususunda dilek, temenni ve çağrılarımla.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!