Pek azı ağaçlar arasında;
İşte orada eski bir ev var!
Şimdi taze badanalı...
Kapısı ahşap oymalı...
Hemen görünür arkası;
Eski küflenmiş bir duvar!
Şurada çekildi;
Bir ayak sesi duymayayım
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Devamını Oku
Kapıya koşuyorum
Gelen sen misin diye
Bir siyah saç görmeyeyim
Yüreğim burkuluyor
Ağlamaklı oluyorum
Güzel ya da çirkinlik söz konusu değil.Eğer o evi benimsemiş isem,o ev benim ise ben onunla örtüşürüm.Çünkü o evde benim daha dün gibi canlı anılarım yaşamakta.İnsanın anıları ile bütünleşmesi kadar mükemmel ne olabilir ki?Kutlarım Arif Bey.Saygılar.
Burası yıllardır özlediğim benim evim;
Hayalini ettiğim, sevildiğim, sevdiğim!
Sarılıp, gönlümü yuduğum evim, evim!
Gene ıssız, sessiz kalsa da benim evim!
_____ Doğup büyüdüğümüz o ilk evlerin kalmasada eski hali ..aynı güzelliğiyle salınmazmı gözümüzde hayali..o günlerin Özlemi içimizde tüter.
Ne güzeldi şiir okuyucusunu tutup elinden o eve konuk ediveren...Beğeni ile okuduğum güzel şiirinizi ve sizi kutlarım Arif bey .Nicelerine Ant10
Saygımla
yürek odalarını sevgiyle aşkla besleyen sevgiyle süsleyen sevdaların şairine selam olsun saygılarımla üstadım
Arif beyefendi. Kardeşim.
İnsan doğduğu çocukluğunu ve gençliğinin bir bölümünü belkide Tamamını yaşadığı ANA ocağını nası unutur ki.Her santimetre karesinde acı tatlı anılar gizli kendi evini bir çok bölümü yıkılsa da anılarda ayakta olan evini Unutmaz.Evinizi çok güzel anlatmışsınız tebrik ediyor, Selam ve muhabbetlerimi arz ediyorum.
Tebrik ederim, gönül sesin susmasın sayın şairim,saygılarımla...
baba ocağımın bacasını tütüteceğim diyerek dışarıya çıkamamış dedemin tek evladı babacığım. Yıllarca bedenen çalışmış, yıpranmış, karın tokluğuna bizleri var etmek için didinmiş durmuş. bizler ekmek davası uğruna kardeşlerimle birlikte mecburen koptuk o ata ocağından, dönemedik, artık dönmemiz de imkansız. ne oldu derseniz, babam da yaşlanınca sağlık durumu nedeniyle yanımıza getirdik, ata ocağımızın kapısında kocaman bir kilit asılı, zincire sarılı. babacığım yıllardır her mevsimde çeşitli bahaneler uydurup o toprağa gitmek ister. Gitmesi imkansız oysa. gerçi bizim de burnumuzda tütüyor doğup büyüdüğümüz, gençlik hayallerimizi yaşadığımız evimiz, avlumuz. gelmesek de gitmesek de o ev, bizim evimizdir. ne güzel içimizi döktük, Arif bey, güzel şiirinizi iyi ki paylaştınız. teşekkürler, tebrikler.
Bu enfes şiiri okuyunca 'İşte Ben O Köylüyüm' şiirime yazdığınız yorum geldi aklıma. Dönüp birkez daha okudum. O kadar güzel bir yorum yazamayacağımı düşünerek duygusal bir yorum yazmaktan vaz geçtim. Öyle yüzünüze karşı 'Dümdük' söylüyorum buradan. + 10 + antoloji :)
Hayat'a merhaba dediğimiz evimizin dumanı hep tütseydi,gönül böyle ister fakat hayat gerçeğini bizlere gösteriyor ve bizler de ister istemez katlanıyoruz.Çok güzeldi dizeler efendim,kutluyorum,daimi saygılarımla...
Burası yıllardır özlediğim benim evim;
Hayalini ettiğim, sevildiğim, sevdiğim!
Sarılıp, gönlümü yuduğum evim, evim!
Gene ıssız, sessiz kalsa da benim evim!...............//
Beni alip yillar öncesine götüren,hüzünlere bogan,oldukca duygulu,konusu ise okuyan herkese anilarindan mutlaka birseyleri hatirlatacak,ic gecirtecek nitelikte,gayet akici cok güzel bir siirdi.Yüregine,kalemine saglik degerli hocam,selam ve saygilarimla,yürekten kutluyorum...
Arif Bey doğduğumuz ve doyduğumuz evlerimiz aidiyet duygumuzun da büyüdüğü mekanlardır. Annemiz, babamız, dedemiz, ninemiz rol modelimiz olurlar o aidiyet duygusu üreten mekanlarda...Duygularımızın fidesi o hayat ağacında olduğu için bu bağ hiç kopmaz. Bacasında tüten dumandan, duvarındaki küfe kadar bizi anlatır o hayat ağacı...Kutlarım üstadım harikaydı...
Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta