Bin yetmiş birde, be evlat Malazgirt’te doğmuştuk biz
Muş ovası bereketli, orda yetişmiş idik biz
Aylar yıllar gelip geçti, tekrar oraya döndük biz
Takdir neyse görür insan, üzülme sen benim babam
Canlı cansız tüm mahlûkat, geliverse bir kez dile
Vatan sana yirmi üç yıl, neler sundu bir bak hele
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bazen şiirlere duygularımı katarmakta zorluk çekiyorum...Nasıl güzel bir uğurlama bu böyle üzülme derken bile ona özünü anlatıyor dizeler...Çok başka bir pencereden açılıyor babanın nasihatları üzüldüğün her şeyde bir hayır vardır...Hiç yaşanan toprakların birbirinden bir farkı olmadığını anlatıyor az ve öz...Vatan'nın anlamı ne güzel dökülmüş kalemden hemde oğula işte baba dedirtiyor insana oturup vah vah edeceğine duygularına destek veren hayatın anlamına hedefleyen değerde kelimeler...Bir babanın evladına ilk ve son görevidir dua....Ne güzel dua ile uğurlanan evlada ne güzel o duayı hak eden evlada ne güzel böyle içten dua ile bilinçli gönderen babaya....Çok etkilenerek okudum güzel gönlünüzü babalığınızı kutluyorum saygı ile.......''GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ''
İnsan döner dolaşır yine başladığı yerde bulur kendini Her ayrılış bir o kadar bağlar bizi sevdiklerimize nerede olursak olalım aklımızdan çıkmayan en çok anne ve babamızdır.Eğer sağken sen üzülme babam diyebiliyorsan paylaşabiliyorsan acılarını o zaman uzakta olsa mesafeler sen zaten onun yanındasındır.Geçte olsa babalar günün kutlu olsun kal sağlıcakla güzel şiirini okudum beğendim saygılarımla...
BABALAR GÜNÜN KUTLU OLSUN
Tüm neşe dolu sabahların güneşi
üzerine doğsun...
sabahın hayırlı
gününe mutluluk dolsun ...
çok hoş anlatımlı şiir paylaşım
sunumu okudum
yüreğine saglık kutlarım .....
salim erben
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ” GRUBUNDA,
BABLAR GÜNÜ’NDE GÜNÜN ŞAİRİ SEÇİLEN “AHMET ARSLAN”I ve GÜNÜN ŞİİRİ “BENİM BABAM”I TAKDİR VE TEBRİKLERİMİZLE KUTLUYORUZ…”
BABALAR GÜNÜ’NE FARKLI BİR BAKIŞ…
“Anne, baba, akraba ve komşularınızı seviniz, sayınız, kollayınız ve sahip çıkınız.” Türk milletinin, İslam anlayışının temel felsefesi işte bu cümlede saklıdır.
Bin yıllardır bizi biz yapan, iri ve diri yapan, bir ve bütün yapan, büyük yapan bu anlayış olmuştur.
Bu anlayışla sağlam bir aile yapısı oluşmuş, birbirimize zincirin halkaları gibi sıkı sıkıya bağlanmışız. Geçmişten geleceğe debisi artan bir ırmak gibi akmış, Türklük deryasında umman olmuşuz.
Bu yüzdendir, imparatorluklar kurmamız.
Bu yüzdendir, İslam’ı dünyanın dört bir yanına yayışımız ve bayraktarlığımız.
Bu yüzdendir, tarih boyunca 100’ün üzerinde devlet kurmuşluğumuz.
Unutulmamalı, millet olarak, er olarak, erkek olarak evlada ve tarihe baba oluşumuz.
*
Şiirin şairi, kendine mahlas olarak EĞİSTELİ takma adını uygun görmüşler. Diğer adıyla BAĞBAŞI kasabası. Buraya bağlı bir köy HADİM.
Tarihi çok eskilere, ta M.Ö. 3000’li (üç bin) yıllara kadar uzanan bir yerleşim yeri.
Bir alıntıyla EĞİSTE’yi de hatırlatmak ve tanıtmak istiyorum.
*** BAĞBAŞI KASABASI (EĞİSTE)
Bağbaşı Kasabasının bulunduğu bölgeye Antik Çağda, İsauira (İzavriya) adı verilmişti. Halkına da İzoriler denirdi. İsavria, Taşlık Kilikya'nın Bozkır-Hadim-Ermenek bölgelerini içine alır. Sınırları, batıda Manavgat (Manava), Kuzeyde Bozkır'ın Ahırlı kasabası ve Larende, Doğuda Mut (olba) ve Silifke (Seleukeia) ile çevrili idi. İsauria (İzavriya)'mn merkezi İsaura şehri idi. Bu şehrin bulunduğu yer, Hadim. Bozkır arasında ve Bozkır'a 12 km yakındadır ve şu anda harabeleri mevcut Zengibar Kalesi. (İsaura N ova)'dır.
Bölge, tarih boyunca çeşitli isimlerle anılmıştır. M.Ö. III. Bin yıllarında Etiler, (Hititler) Burada yaşayan Luvui halkında dolayı bölgeye Luvıye (Lukka) adını vermişlerdi. Luviya. Yağlı hüyük, Ahırlı, Bozkır, Hadım ve Taşkent'i içine alan bir bölge idi. Etiler sonraları bölgeye, Arzava adını verdiler. Prensler döneminde (M. Ö. 300) bölgeye İsauria denmeye başlandı. Bölge Antik Çağda İzavriya olarak biliniyordu. M.Ö. 103 yıllarından sonra bölge Kilikya Eyaletine bağlandı. İzavriya bölgesine de Taşlık Kilikya adı verildi. Taşlık Kilikya'nın doğusunda Mersin Körfezi, Batısında Pampılya (Pamphylia) ve Pisidia, Kuzeyinde Lykaonial (Konya) bölgeleri bulunuyordu.
Selçuklular döneminde Bağbaşı bölgesinin adı, önceleri Kemaruddin ili idi. Karaman Bey, Ermenek Kalesini alıp beyliği gerçekleşince bölgenin adı. Karaman ili oldu. Bir süre sonra da Karaman Beyliği; ya da Karamanoğlulları Devleti topraklan oldu. Bu dönemde Ermenek Adana arasına İçel adı verildi. Osmanlılar bölgeye Taşeli adını verdiler. Cumhuriyet döneminde Bağbaşı Bölgesi Konya ili içine girdi. ALINTIDIR ***
*
Tarihin, böylesine taşına toprağına işlediği, 3000 yıllık bir geçmişin ve kültürün yaşandığı bir tarih bilinci ile büyümüş, tarihin her zerresini ciğerlerine çekerek adeta tarihi dokularla bezenmiş bir ruhun da Türk tarihiyle ilgi kurarak söze girmesi çok normal karşılanmalı bence.
1071 Malazgirt’te yeni bir başlangıç yapmışız, yeni bir coğrafyada, yeni bir ruh haliyle. Yeni bir devlet daha kurmanın heyecanı ve iştiyakı ile Anadolu coğrafyasına adım atmışız. Devlet baba olmaktan da öte, koskoca bir imparatorluk ve hatta imparatorluklar kuracaktır bu baba yürekli insanlar…
Türkler için, Malazgirt Anadolu’ya giriş için bir kapı olmuş. Bir baba yüreği de o günü hatırlarcasına sanki yeniden bir başlangıç yapılacağı, takdiri ilahi ne ise onun gerçekleşeceği haberini vermekte evladına.
Sanki kaderin tecelli yeri, tecellinin başlangıç yeri bir evlat için bu mekân.
Bir babanın da bu coğrafyayı, bu ülkeyi bütün olarak görüşü, her karış toprağını sahiplenişi ve evladına da bu duygu ve düşünce anlayışını aksettirişi vurgulanmış, daha şiirin ilk dizelerinde.
*
Bir teselli yüreği dillenmiş, dizelere dökülmüş.
Anadolu’nun bir köşesine ilmin ışığını götürecek, adaletin, doğruluğun, Türk-İslam felsefesinin aydınlatan meşalesi olacak olan 23 yaşındaki gencecik evladını, görevi başına uğurlayan bir babanın inançlı ve yüce bir ruh hali vurgulanmış dörtlüklerde.
*
Her şey nasiple…
Kısmet ne kadar ise, yenilecek, içilecek de, alınacak yol da o kadardır.
Elbette kaderdendir yaşanılacaklar. Takdir-i İlahi’dendir her şey… Ancak, ölünceye kadar mücadele etmek de insani görevimizdir, Allah’ın emridir, hep çalışmak ve inanmak.
*
Doğu ile batının ne farkı var ki?..
Türkiye’nin, Türk insanının, çocuklarımızın eğitilmeye, aydınlatılmaya ihtiyacı varken, ne fark eder doğuymuş, batıymış…
Türk bayrağının dalgalandığı her yer vatan toprakları değil mi?..
*
Amet Arslan gibi aslan babalar, aslan gibi evlatlar yetiştirmişlerdir Allah’ın izniyle. Allah onların dualarını kabul etsin…
Onlar gibi vatan ve millet aşkıyla yanıp tutuşan evlatlarını darda bırakmasın, yüce Rabbim inşallah.
*
Son sözüm, şairin dörtlüklerine ayak olmuş tekrar dizesidir.
“TAKDİR NEYSE GÖRÜR İNSAN ÜZÜLME SEN BENİM BABAM”
***
Gönlüne sağlık.
Fikrine sağlık.
Anlayışına ve sabrına sağlık.
Allah sizler gibi değerli insanları daim etsin, başarılı kılsın, dileklerini kabul etsin.
Bir babanın yüreğinden dökülen bu güzel şiirden dolayı şairini kutluyorum.
Sevgi ve saygı rüzgarları esenliğiniz olsun.
Dostça ve sağlıcakla kalın.
“VATAN ANA İSE, DEVLET DE BABA’DIR…”
“Babalar günün kutlu olsun, benim babam…”
Hikmet ÇİFTÇİ
19 Haziran 2011
Yüreğinize sağlık Rabbim hayırlara vesile kılsın inş
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta