Benim adım sevdadır, sevgimle varlığımı tamamlarım
Kin tutarım düşmanlığa, ay, güneş ve denizle yaşarım
Söverim sevgisizlere, karınca dehlizlerinde yatarım
Yine savaş, bir savaş daha heyhat, çaresizim, ağlarım...
Seninle ben, ayrı odalarda düşeriz birbirimizin kollarına. Geceyi hasretimizle ısıtır, tutarız sevincin kanatlarından arada bir. Aşka düşüp yataklardan kalkmamayı isteyip ve sırf bu yüzden iniltilerle bakarız gelecek günlere. Saçının iki telini ensene düşürüp gelirdin kıskançlığın düşünce içine. Yüreğindeki sancılar, ellerindeki nasırlar ve dudaklarındaki çiylerle sulardın gönül bahçemi.
Tedirgin kuşlar saatlerin yelkovanına tünediğinde gözlerini dikerdin gözlerime. Gün utanır, gece tüm renkli elbiselerini giyer, özlemlerimiz kafeslerinden kurtulur, küçücük sevinçlerden büyük yarınlar yaratırdık.
İki gözüm pınar oldu gel gayrı.
Elim değse akan sular tutuşur
İçim dışım yanar oldu gel gayrı.
Ayların sırtında yıllar taşındı,