Beni Unutmaktan Özleyeceksin

Eğer bir gün beni hatırlarsan ve elin telefonuna giderse
Numaramı unutmuş olacaksın, üzülme.
Elin gardırobunun çekmecesine gidecek,
Numaramı ilk, üzerinde gök kuşağı olan küçük telli
not defterine yazdığını hatırlayacaksın,
Bir kaç adımlık mesafede dudakların da tuttuğun sigara ilgisizlikten
sönecek,
O an bilgisayarında evanescencenin my immortal parçası çalıyor olacak,
Ben senin için çoktan ölmüş olacağım aslında,
Sesimi kulaklarında duyacaksın,
Ellerini ellerimde terlettiğini, gözlerinin önüne getireceksin bir an,
Bir odadan bir odaya değilde, bir şehirden bir şehre gidiyormuş gibi
hissedeceksin kendini,
Burada zaman orospuluğunu gösterecek,
Yirmi saniye sana bilmem kaç saat gibi gelecek, üzülme.

Özlemekten terleyeceksin.
Heyecan içini kemirecek bir kaç dakika,
Gardırobunun önüne geldiğinde derin bir nefes alacaksın,
Yavaşça çömelerek, iki elinle çekmecenin kulpunu kendine doğru çekeceksin,
İç çamaşırlarının altına sakladığın o lise kokulu telli defterin geçirdiğin adetlerden kan kokuyor olacak,
Bir an ellerin kangrenli bir hasta gibi titreyecek,
Alıp almamakta kararsız kalacaksın,
Aniden ışık hızıyla alacaksın defteri,
Baş harfimin olduğu bölümü açana kadar parmakların defterin tellerinden kesilmiş olacak bir kaç santim, aldırmayacaksın.

Adımı gördüğünde gözlerin dolacak, utanacaksın..
Bekaretini sevmediğin bir adama verdiğini hatırlayacaksın,
İç çamaşırını kirli sepetin yerine temiz çamaşırlarının arasına sıkıştırdığını anımsayacaksın,
Bir dakika da iki kere utanacak ve cenneti unutacaksın,
O kan, üzerinde gök kuşağı bulunan telli defterinin, benim adımın karşısında ki telefon numaram da kuruyacak,
Artık sesim olmayacak,
Ben olmayacağıım,
Sen bir sigara daha yakacaksın ilgili bir şekilde üzülme...

Birazdan telefonun çalacak hayatını kaybettiğin adam arayacak,
Seni boğazda bir yemeğe davet edecek ve sen kabul edeceksin,
Bir an her şeyi unutup aynanın karşısında bulacaksın kendini,
Geçmişini çekmecende unutacaksın,
Beni iç çamaşırlarının arasında unutacaksın,
Sonra,
Yüzünde ki acizliği bir fondoten eşliğinde kapatacaksın,
Gözlerinde ki utanca bir sürme çekeceksin,
Dudaklarının titrekliğine bir sigara daha sıkıştıracaksın,
O akşam yemeğine beni de içinde götürmek isteyeceksin,
Özür dilerim seninle gelemeyeceğim,
Çünkü insan insanı bir kere unutur,
Sen beni kaç adamın tenine gömdün hatırlamıyorum...

Harun Tolga Peker