Beni sorarsan eğer,
Göçmen kuşlarının yankılarını dinle
Bilinmeyen mevsimlerin yağmurundayım
Limandaki sevda gemilerine bak
Aşk yüklü gönüllerin son yolcusuyum
Can’ı cananda kaybolan türküleri dinle,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
o kadar güzel anlatmy?yn ki serinin di?er ?iirlerine uçmak istiyorum ?uan hep o gülümseyi?lerin gamzelerinde kalman dile?iyle
Gizli sevdalardaki
Fısıltılara kulak ver,
Kalp atışlarındaki
Nidalardayım...
Beni sorarsan eğer,
Ay ışığı suya düştüğünde,
Sönmeyen yakamozlara bak
Maviliklerde kaybolan ışıltıları görürsen
Aç kapısını..
Pırıltıların içinde saklanan
Gülümseyişlerin gamzesindeyim.
GECENİN SONUNA DOĞRU GÜZEL BİR ŞİİR
OKUDUM SAYENDE KUTLARIM
SALİM ERBEN
''Beni sorarsan eğer,nağmelerden dökülen yanık ezgilerdeyim''Sevdalar yakmasa yürekleri artık diyorum ve kutluyorum...Seher ERCAN
amozon yağmurları
tsunami kasığası kadar
deli ve hırcın rüzğarım
yüreğiyin çocuksu düşündeyim...
yüregine kalemine saglık
sevgilerimi yolluyorum Yusuf Ter
Can’ı cananda kaybolan türküleri dinle,
Nağmelerden dökülen yanık ezgilerdeyim
Nalan sarmaşıklarının gölgesinde saklanan
Tomurcuklara bak
Filizlenen kır çiçeğindeyim
Tebrikler güzel dizeler
AŞK YÜKLÜ GÖNÜLLERİN SON YOLCUSUYUM
Bu cümlenin ardından daha başka ne yazılabilirki ?
Bravo demekten başka ?
Yüreğinize,kaleminize sağlık
ŞAHİN ERTÜRK/ NÖBETÇİ ŞAİR
Nekadar güzellik varsa oradasınız en güzeli de finaledki gamzeye bayıldım kutlarım.Münevver Şenol
Can’ı cananda kaybolan türküleri dinle,
Nağmelerden dökülen yanık ezgilerdeyim
Nalan sarmaşıklarının gölgesinde saklanan
Tomurcuklara bak
Filizlenen kır çiçeğindeyim
************
''Sen hep beni mazideki halimle tanırsın,
Hala bilirim aşk ile sever, kıskanırsın...''
Şiiri okurken bu besteyi anımsadım hemen.
Çok farklı bir anlatım tarzınız var.
Özlemlerin, hüzünlerin altında ezilmişliğin yanı sıra, bir acarlık seziliyor, mısralarınızda.
Eskimeyen sevdanın acarlığı mı, acaba?
Çok güzel bir şiir okudum.
Kutlarım efendim.
Saygılar.
Mehmet Nacar
Beni sorarsan eğer,
Göçmen kuşlarının yankılarını dinle
Bilinmeyen mevsimlerin yağmurundayım
Limandaki sevda gemilerine bak
Aşk yüklü gönüllerin son yolcusuyum
Can’ı cananda kaybolan türküleri dinle,
Nağmelerden dökülen yanık ezgilerdeyim
Nalan sarmaşıklarının gölgesinde saklanan
Tomurcuklara bak
Filizlenen kır çiçeğindeyim
Gizli sevdalardaki
Fısıltılara kulak ver,
Kalp atışlarındaki
Nidalardayım...
Beni sorarsan eğer,
Ay ışığı suya düştüğünde,
Sönmeyen yakamozlara bak
Maviliklerde kaybolan ışıltıları görürsen
Aç kapısını..
Pırıltıların içinde saklanan
Gülümseyişlerin gamzesindeyim.
....................................
,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,
Sevda aramaktır ...
şiirde, hecede, gecede, mısrada.
aramak ve bulmak
vuslata ermek...
tebrikler..
......çok güzel yollar seçmişsiniz, fakat içeriğinden şiirin daha ziyade çok güzel bir kurgu ve duygu yoğunluğu, sürüklüyor okuru daha sonralara...anlamını aşan kelimeleri kullanmanız beni de mutlu ediyor ve semboller de yerini bulmuş ayrıca...çok az şiirinize rastladım, umarım arkası gelir...sizi kutluyor ve daha nicelerini sayfalarda okumak dileklerimle !
Bu şiir ile ilgili 21 tane yorum bulunmakta