Bundan sonraki hayatımın ilk günü
Yıllarca çektim senin derdini,
Bilmedin hiç benim kıymetimi,
Ayaklarına serdim sevgimi,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
Hiçbir gün etmedim sana ah!
Yaralı gönlüme yaptım seni şah,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
değerli şemsettin ustam;yorumuna ve eleştirine teşekkür ederim kendimi geliştirmeme daha iyi yazmama sebep oluyorsunuz sağolun varolun
DUYGU OLARAK ELBETTE SÖYLEYECEK SÖZÜMÜZ OLAMAZ.ÇÜNKÜ SES YÜREKTEN GELİYOR.LAKİN ŞİİRİ OKUMADAN SADECE YORUM YAZMIŞ OLMAK İÇİN YORUM YAPMAYACAĞIM. KENDİMCE BELİRGİN EKSİKLİKLERİ BELİRTMEK İSTİYORUM Kİ.SEVGİLİ BACIM DAHA İYİYE DAHA MÜKEMMELE ULAŞSIN. VE YORUM YAPANLARDAN DA İSTİRHAMIM BU YÖNDE OLACAKTIR. ŞİMDİ DÖRTLÜKLERİN ALTINA DETAYLARA İNMEDEN EKSİKLİKLERİ GÖZDEN GEÇİRELİM.
Beni Sensiz Sevgimi Öksüz Bıraktın
Yıllarca çektim senin derdini,
Bilmedin hiç benim kıymetimi,
Ayaklarına serdim sevgimi,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
İLK ÜÇMISRADA HECE SAYISI 10 SON MISRA 12 KAFİYE EKSİKLİĞİ BELİRGİN.
Hiçbir gün etmedim sana ah!
Yaralı gönlüme yaptım seni şah,
Defalarca etmiştin yemin billah,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
BİRİNCİ MISRA HECE SAYISI 9, 2 VE 3.MISRAALR 11 SON MISRA 12.
Güldürmedin yüzümü,hep ağlattın,
Dertlerimin üstüne bin dert kattın,
Seviyorum dedin,sonra aldattın,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
İLK ÜÇ MISRADA HECE SAYIRI 11 SON MISRADA HECE SAYISI 12
İnanmam artık o süslü sözlerine,
Sevgi ile bakan yalan gözlerine,
İstemem; girme artık düşlerime,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
BİRİNCİ VE 2.MSIRA 12 3.MISRA 11 SON MISRA 12 HECE KAFİYE EKSİKLİĞİ VAR
Sendin büyük sevdam ve hayalim,
Bitmeyecek,ölsemde sana sevgim,
Nasıl dayanır bu hasrete kalbim,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
BİRİNCİ MISRA 10 HECE 2.VE 3. MISRALAR 11 HECE SON MISRA 12 HECE
HECE ŞİİRİNDE BAŞARILI OLMAMAN İÇİMN BİR NEDEN YOK BACIM. LAKİN ACELECİ OLMAYASIN. SELAM VE SAYGIM İLE.
Çok güzeldi...Tebrikler..saygılar..
Duygular cuşa gelmiş,gönül atmosverinden
damlalar kaleminize akmış, sayfanızda inci mercan
gibi değerli, parıldayan yıldızlar gibi şaheser oluşturmuş .Selamlar
Çok güzeldi.
Kutluyorum.
bu ses dilerim ait olduğu yerde yankılanacak, ilgili kişi de payına düşeni alacaktır. çok nefis bir çalışma, kutluyorum. 100 puan
ARKAMDAN ÇOK KOŞTUN
SEVİYORUM DİYE COŞTUN
ANLADIM SENİ, BOŞTUN
BENİ SENSİZ, SEVGİMİ ÖKSÜZ BIRAKTIN
FİKRET GÜRSOY
TEBRİKLER EFENDİM.
sevgiler öksüz kalamz sen merak etme güzel yüreğinle manidarlaştırmışsın seni ve yazan kalemi kutlarım
Sendin büyük sevdam ve hayalim,
Bitmeyecek,ölsemde sana sevgim,
Nasıl dayanır bu hasrete kalbim,
Beni sensiz,sevgimi öksüz bıraktın.
kaleminiz daim olsun figen hanım.yüreğinize sağlık.
saygımla...
Vefasızlıklar olmasaydı güzel olurdu ama bu kez vefalıların kıymeti bilinmezdi. Güzel olmuş yüreğinize sağlık.
Ne etsemki ben, sana yaranamam,
Yeter artık, ikiliğe dayanamam,
Koparsa bağımız onaramam,
Beni sensiz segimi öksüz bırakma.
Selam ve saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 47 tane yorum bulunmakta