Gün gelir duyarsın gölgelerin düştüğünü
Dikenlerin toprağa sarıldığını
Toprağın yüzünün katılaştığını
Sert taşların başucuma dikildiğini
Anlarsın
Ağlarsın
Ararsın
Uykusuz gecelerde
Yağmur toprağa değdiği zaman
Eylül hüznüyle dağlar mateme sarıldığında
Bulutlar kapladığında ovaları erkenden
Yarım kalmış şarkılar ıslak notaları
Kirpiklerinden gözyuvalarına bıraktığında
Beni hatırla
Geceyi çeyrek geçe dalıp gittiğinde uzaklara
Ödünç alınmış çığlıklar
Ardına bakmadan gözden kaybolduğunda
Masal atlarının kanatları kırılıp
Açılmayınca yeni kapılar
Mahzunlaşınca gönlün
Dalıp gidersen uzak diyarlara
Umutların kırılgan dönersen ötelerden
Şafakları zindan ederek
Katar katar geçip giderse hüzünler
Düşlediğin her umutta sarılırsan hırçın dikenlere
Beni hatırla
Zamanların dışına kurulmuş düşlerin
Mekanların dışına çıkmadan kırıldığında
Tenha bir sokağa atıp kendini
Terkedilmiş kerpiç bir evin
Yıkılmaya yüz tutmuş duvarına yaslandığında
Temize çekmek isterken ömür defterini
Solduğunda mürekkebin
Kalemin çekingen kaldığında
Gönlün sustuğunda
Dile gelmeyenleri yutkunup
Ciğerin dağlandığında
Beni hatırla
Bahtına düşen susmalarda
Kentin sessizliğine karıştığında çığlıkların
Yüreğin her gün acılarla yoğrulduğunda
Karanlıklardan sıyırıp aldığın umutlar
Kaldırım taşlarında yağmalandığında
Oyunu yarım bırakılmış çocuklar gibi büktüğünde boynunu
Usanırsan sonu gelmeyen bekleyişlerden
Kendi soğukluğunda titreyen buzlar gibi
Saçaklarda kalırsa düşlerin
Beni hatırla
Kayıt Tarihi : 23.8.2018 12:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!