Bir esintisiz ilk bahar akşamında,
İki Vâlide Câmii arasında,
Ve deniz üstündeki dostlar
Eminönü’nden Üsküdar’a
Martılarla yarışmaktalar..
Vapurda yolcular adedince âlem,
Denizde canlılar sayısınca âlemler var;
Ve hepsinin üzerinde bulutlar...
Güneş ışığının parıltısı denizde,
Denizin güvertede parıltısı..
Pürüzsüz deniz yüzlülerde
Sessiz bir derya şırıltısı..
Herkes kendince bir meşk bulmuş
Ki vapurda ve denizde aşk mırıltısı...
Masmavi derinliklerde: güvertede
Gözgöze yüzüyor sevdâlılar..
Bir med-cezrin neticesinde,
Ya kulaklarına “aşk sözü” kaçmış,
Yahut da “zokayı yutmuş” olmalılar...
Mâdem ki sudan yaratılmış nefsim;
Ben dahi berrak ve leziz olmalıyım öyle..
Zâten deryadan hoşnutsuz olanlar kim;
Balıklar mı, kuşlar mı, insanlar mı, söyle? ..
Şayet ömrüm “su gibi aziz” olmazsa,
Dostlar, beni o gün denizlere gömün,
Ve bu sırrı paylaşmayın kimseyle...
(5 Mayıs 2000 Cuma)
Mustafa KüçükKayıt Tarihi : 14.4.2006 22:17:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!