Korkusuz sanırdım kendimi.. Oysa yanılmışım..
Çocukluk öğretilerine sığınarak sevdiklerime dört elle sarılıp, kaybetmeyi göze alamazmışım, en çok bundan korkarmışım, yeni anlıyorum..
Gözüme sokarcasına hoyrat, dikenli sözlere maruz bırakan, üstelik sevgili değil, ucuz hayatların nesneleriyle bırakıldığımda korkusuzca savunduğum kimliğim, kaybetmekle ödedi hayatım dediğini.. Hayat neydi diye soruyorum şimdi sessizliğinde çam kokularının..
Yıllarla biriktirdiğim değerlerim, inançlarım şimdi üç beş kuruş satılıyor, gözyaşı bile yok karşılığında..
Meğer ben yalanlara dirençli büyütülmemişim..
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman