Kimler geldi kimler geçti dünyada
Yalın ayak koşar ararsın beni
Ne acılar çekildi sensiz yıllarda
Vebalim boynunda ararsın beni
Saçlarında aklar yeşilin solsun
Dökülsün yaprağın hazanın gelsin
Bir gece vakti sinene ayrılık vursun
Uykusuz gecenin sabahı ararsın beni
Sevda yollarında düşüp yoruldum
Kederde piştim acıyla yoğruldum
Göçerim dünyada dosta çağrıldım
Her Doğan güneşle ararsın beni
Leylam demiştim mecnunu öldü
Dokunma tenine incitme çölü
Güz ayında açılan tazecik gülü
Koklayıp sevince ararsın beni
Bir akşam giderken bıraktığım hatıra
Okuyup ağlarsın her bir satıra
İstersen sultan ol ellerdeki mısıra
Tahtını terkedip ararsın beni
Kordan sıcak yansın gönül kafesin
Soranın olmasında kimsin nerdesin
Gönlüne hapsetmiş hatıra sesim
Yatırıp uyutmayınca ararsın beni
Sorarsın kendine nasıl geç kaldım
Revamıydı hergün bin türlü acıya saldım
Leyliydim gönlüne vuslatsız koydum
Keşkeler dilinde ararsın beni
Sevda bulutları dönsün başında
Halden hale düşüp teselliyi göz yaşında
Mekansız sahipsiz bir taşın döşünde
Kıvrılıp yatınca ararsın beni
İçli bir nağme titretsin gönül telini
Ayrılık hasreti eğip büksün belini
Uyanır da bulmayınca beni
Yokluğuma bir ağıt yakar ararsın beni
Baharı beklerken yazın dönünce kışlara
Bülbüller susup figan kalınca baykuşlara
Beni bulamayan kollar sarılınca dikili taşlara
Dayayıp başını öper ararsın beni
14/09/2016
Kadri KırmızıtaşKayıt Tarihi : 15.9.2016 20:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!