Korku sardı küfrü, duyunca kutlu doğumu,
Söndü Istahrabat'ta yalancılığın mumu.
Titredi Medayin'de Kisra'nın saltanatı,
Dize geldi, devrildi zorbalığın satveti.
Yüzüstü düştü Kâbe’de şirkin oyuncağı,
Yıkıldı azameti, yerle bir oldu sancağı.
Depreşti Semave'de, hırçınlaştı dalalet,
Yutkundu Sava Gölü, dibe vurdu cehalet.
Geceye hazan geldi, yıldız döküldü yere.
Nur-u Çeşm-i Âlem, göz açtı vakt-i sehere.
----Kaldırdı parmağını, zikr-i Sübhana geldi.
----Yağmalanmış ruhlar anında ümrana geldi.
Cebel-i Nur Dağından yakamozlanınca nur,
Bengisu ırmağından sepelendi bir yağmur.
Cemre düştü yerin damarına yudum yudum...
Bereket yüklendi toprak, filizlendi tohum.
O nurun aşkı sardı, ruşen etti âlemi,
Aldı avcuna şark ve garbı sildi matemi.
Yansıdı bir odada göründü âlem-i kebir.
Aşk-ı lisan ile kâinat, getirdi tekbir.
Kanatlandı arz ü sema ihtişamda o gün,
Yere indi saf saf melekler selamda o gün.
----- Dirildi çöl iklimi, aşk-ı revana geldi.
----- Doğdu asr-ı saadet, mizan devrana geldi.
Sen olmasaydın ey Can, olmazdı kevn ü mekân,
Senin aşkına döşendi semavat ü zemin.
Yokluğuna od düştü, yandı içim Bengisu!
Sepele yüreğime, ver bir içim bengisu!
Atakan DAŞDAN
Atakan DaşdanKayıt Tarihi : 24.7.2008 18:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Senin aşkına döşendi semavat ü zemin.
Yokluğuna od düştü, yandı içim Bengisu!
Sepele yüreğime, ver bir içim bengisu!
Aman efendim negüzel dile gelmiş gerçekler. Kutluyorum...
TÜM YORUMLAR (2)