Bu ülke bir adım ileri gitmez,
Emanet ehline verilmedikçe.
Garibin, haklının borusu ötmez,
Adaletli yargı kurulmadıkça.
Rakamlar ortada, bakanlar görür,
Zengin yağlandıkça fakirim erir.
Vallahi bütçemiz hep açık verir,
Yolsuzluğun beli kırılmadıkça.
Adamlar giderken merihe, aya,
Biz ümit bağlarız lotoya, taya.
Bilimde, teknikte kalırız yaya,
Günde yirmi saat yorulmadıkça.
Her dönem sahneye bir oyun gelir,
Bazen sağ-sol olur, bazen din olur.
Toplumda ne barış, ne huzur kalır,
Aleviyle Sünni sarılmadıkça.
Demişler ya, kuru ağaç eğilmez.
Aniden tekmeler, katır sağılmaz.
Beş yüz yıllık şer ocağı dağılmaz,
Barto İstanbul’dan sürülmedikçe.
Kiminin şeytanla aynı hüneri,
Çalması, çarpması, yanar döneri.
Tükenmez civanı, göknel, feneri,
Hırsızlardan hesap sorulmadıkça.
Diyalog, özgürlük, hoşgörü, bahar,
Kimler bu işlerden sağlıyor çıkar?
Müslüman’ın kanı daha çok akar,
Bop’un arka yüzü görülmedikçe.
Duvarda asılı kaldıkça Kuran,
Onlar başrol oynar, bizler figüran.
Mazlum memleketler kalacak viran,
Dünyaya Türk mührü vurulmadıkça.
Kayıt Tarihi : 30.1.2013 15:08:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)