Ben/senden
Ne kadar çok şey
İstesem,
Bir o kadar yakamda
Kalıyor,
İstiklalde
Tiner kokulu
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Şeir Mübahise yaradırsa,
şeir hakta ciddi fikir söylenirse şeirdir.
Behey Kasapoğlu
Sen kim, şair yürekli olmak kim
Sen ki verdiğin örnekle kendini mağlup ettiğini görünce Nazım Hikmet'ten örnek olarak sayfaya astığın mesajı siliyorsun.
Ama ben yazdığımı yalamam.
Şimdi ben gittikten sonra daha aşağıdaki tepeden delikli gibi arkamdan say, söv, ne yazarsan yaz.
Çapınız belli.
Unutmadan:
Kafiyeye de
Kafiye de bolca var çünkü.
Sonuç: bu iş kâğıt üstünde zorlamayla olmaz.
Duyuyor musun, duymuyor musun
Bundan ibaret.
Kalın sağlıcakla
Güzel örnek işte
Sesli olarak oku bunu
Zorlama yok
Kendi başına anlamı olmayan tek kelimeleri alt alta yazmak yok. Her biri müstakilen ben bir mısrayım diyor.
Oku seslice.
Nasıl okursan oku, aliterasyona da doy, asonansa da...
Başka sorum yok :)
Valla, bu da bana düşmez de, harfleri kâğıtta yaklaştırarak aliterasyon yapmak gibi şeyler öğretiyorsanız vazgeçin hocam. Mısraları şekilden şekle sokup şiir diye sayfa üzerine resim çizen şairler de benzer şeyler için uğraşıyorlarsa onlar da vazgeçsinler. Çünkü şiir okunan şeydir. Aliterasyonlar retinada oluşmazlar. Kelimeleri istediğiniz kadar önceden, sonradan bölün, okunurken aralarında geçen süre kâğıttaki yerleriyle değişmez. Sizin L aliterasyonlarını alalım, sizin tezinize göre bir radyo programında beş para etmezler, televizyonda okurken de kağıdı kameranın gözüne gözüne sokmanız gerekir.
Özet şu: Ölçülü bir şiiri siz istediğiniz kadar karmakarışık yazın, aliterasyonu da, asonansı da, kafiyesi de nereye yazdığınıza bağlı olarak değil, tekrarlanma aralık ve frekanslarına göre değişir. Kağıdı gözle tarayıp aliterasyon aramak kadar tuhaf bir şey olamaz. Bir L, bir N aliterasyonu varsa da nasıl yazdığınızın önemi yoktur, kulağınızda yerini bulur onlar. Bulmuyorsa harfleri çekiştirmekle o duyguyu sağlayamazsınız.
Selam ve saygıyla
Vallaaa...
'İnsan bu (Stop)
su misali
kıvrım kıvrım (Stop)
akar ya; '
İşte ben (Stop)
akıyorum
Sen nerdesin (Stop)
Sakarya?
(Necip Out)
Sözlerim kesinlikle doğrudan bu şiir ve/veya şâirin şahsına değil. Böyle yazan pek çok insan var. Bu tarzı anlamıyorum. Telsiz konuşmalarına benzer bu tarzın bireyleri neden mısra oluyor? Bilmediğim tuhaf bir algoritmayla okunduğunda, (meselâ 3-1-7-5-4-2-6 şâirin ruhsal durumu, 1-4-2-6-3-8-7-5-3 yazıldığı yer ve tarih gibi) farklı çıkarımlara varılabilsin diye mi böyle yazıyorlar?
Bütün samimiyetim ve iyi niyetimle soruyorum.
'İNSANA DAİR NE VARSA / SOYUNUYORUM / ÇIRILÇIPLAK / YÜZÜNE AĞLIYORUM..' KENDİNE ÖZGÜ İFADELERİ VE TARZI VAR ATİLA ÖZTEL'İN...TEKİLDEN ÇOĞULA GİDEN BİR SÖZ DİZİMİ...İLHAM PERİLERİN SENİ SARIP SARMALASIN ATİLA..YOLA DEVAM GENÇ ARKADAŞIM..:))
yoksul kalacağımızdan
korkuyorum,
insana dair ne varsa
soyunuyorum
çırılçıplak
yüzüne ağlıyorum...
ben senden
ne çok şey istesem
bütün renkleri
bütün ezgileri
farklılıkları
çağıran ve çağrıştıran
bütün sesleri seviyorum...
...
ben senden
ne vakit
bir şey istesem
yenileniyorum....
konu bütünlüğü anlatım ve şiirsellik çok hoş
insani duyguların insanca anlatımı
içimdeki sızıları anlamak istediğimde
toprağa bakıyorum
ben senden bi şey istesem
verirsin biliyorum...
buda bizden yorum olsun
saygılar
hoş bir yorum. istemek mi, istememek mi yokul bırakır. sanıyorum çaba ve gayret çok yol aldırır. kutlarım günün şiirini.
hoş bir yorum. istemek mi, istememek mi yokul bırakır. sanıyorum çaba ve gayret çok yol aldırır. kutlarım günün şiirini.
Bu şiir ile ilgili 21 tane yorum bulunmakta