Benden Artık Bu Kadar- Garib Çoban

Engin Demirci
948

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Benden Artık Bu Kadar- Garib Çoban

Benden Artık Bu Kadar - Garib Çoban

İnsan insanın aynasıdır bir bilse.
Hayalini gizli oyununu maskelemek için insan sevgiyi kullanıyor.
Sevgi bitkilerin filizlenmesi gibi kendi içinde yeni bir sevgili hissetmeye başlıyor.
Akıl bunu hayal edemez.
Ama insanların sevgiye dair bu çabası su kaynatarak buz yapmaya benziyor.
Ve nedensiz nedenler içindeki insan.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

İnsan bu zamanda zavallı içindeki küçük çocuğu öldürüyor?…
Ve sonra geceleri kabuslarla uyanıp hıçkırarak ağlıyor.
Birden nefesi kesen keşkelerle dolu sözcükler göğsünden hıçkırıklarla fırlıyor duyguları.
Onlar sarhoş bir günün güzelliği.
Hayatımızın kuralı bu olsun!..
Hissettiğimizi söyle, söylediğimizi hisset.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Hala sevmeye dair bir alanınız var mı?..
Kendi sesinizin sizinle konuşabileceği, sadece sizin için, hayal kurabileceğiniz eşsiz, uygun ve gerekli alanınız.
O yüzden sevgiyle duaya sıkı tutunun, bırakmayın.
Ama nasıl da özlem duyuyorum!..
Hiçlik, varlığın örtüsü gibidir.
Be bu hiçlik varolana değil, varlığa benzer dertliden dert sorulur mu?..
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Sana gelirken özlüyorum, senden ayrılırken özlüyorum, yanıbaşında otururken bile özlüyorum seni.
Yaşamıma ve onun gizli rengine baktığımda içimde gözyaşı titreşimi gibi bir şey oluşuyor.
Şems vaktindeki şu gökyüzü gibi.
Aynı anda hem yağmurlu, hem güneşli, hem öğle üzeri, hem geceyarısı.
Rabbin rahmetiyle umulan şeyler güzeldir.
Hayatta birçok şeye geç kaldık.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Hani biraz daha erken davransaydık ya da ertelemeseydik henüz fırsat varken.
Ama olmadı!..
Ve aslında, geç kalarak yetiştik bazı şeylere; aşk bağından batan dikenlerden.
Bir b/aşka buluşmaya yahut nasibe.
İnsan hemen anlayamıyor; geç kalsan da yazgının tam vaktinde ordasındır.
Bir gün şems vakti hece hece kendimi yükselteceğim.
Ve bunu bir bilmece gibi sadece kendim için yapacağım.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Ama bir kez olsun o oyuncuları seçtikleri için öfkeli kendi olamayanları görmek güzel olurdu.
Size hiç şans vermeyenler, zafer uçuşunuzu kazandığınızda hiçbirini alamayacaklar.
Kalbinde hüzün olanın, ancak bir kalbi olduğuna kanaat getirilebilir.
İciniyorsan bir kalbin var!..
Asil insanların en neşeli zamanlarında bile bir hüzün vardır.
Bir gönülü olmayan , dünyalık verecek en az şeye sahip olan kadınlar, her zaman erkeklerden sevgiye dair çok şey bekleyenler olacaktır.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Kendine güvenen, her sabah doğan güneş gibi olanlar, daha düşük ruhlar ise en sefil zamanında bile neşelidir.
Kayıtsız ve kaygısız, hüzünden bîhaber kimselerin hislerine güvenemezsin.
Bir defa sabahı zor etmemiş kimse hayatı anlamamıştır.
Ve belki de göğüs kafesi ardında bir kalbi yoktur.
Şimdi, bunun olduğu için gerçekten minnettarım.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Bana acıya dayanmayı, güçlenmeyi ve bedenime ve ruhuma bakmayı öğretti teheccüt vakti.
Ben kendimden kendime dönüşmüş bir adamım.
Birlikte yaşadığımız ve çalıştığımız insanlar.
Kaçsa da bırakıp ondan uzak yollara da gitse ismini her işittiğinde kalbi yanar aşığın .
Her şeyi yoluna koymuş gibi bir havaya sahip olsalar da, tıpkı bizim gibi geçmiş tecrübelerinden kaynaklanan derin yaralar taşır.
Bu yaralar, onları tanıdığımızı düşünsek bile, bazen anlaşılması güç şekilde davranmalarına neden olur.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Onları yeniden tanırken her seferinde kendimizi bir parça daha iyi tanımış ve anlamış oluruz.
Apansız uyanırsan gecenin bir yerinde, dün yarın ve gelecek içindir gördüğüm rüya.
Gözlerin uzun uzun karanlığa dalarsa, Başbaşa kalıyorum sonunda onunla.
Biliyorum yasaklıyım, sevgiliye.
Biraz yorgunum, kavgaları birikiyor insanın!..
Ve biliyorum sevdalı gözlerinde saklıyım.
Bir sıcaklık duyarsan üşüyen ellerinde duan kabul olmuştur teheccüt vakti.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Ve şems vakti gönül saatin gecikmiş zamanları çalarsa.
Bil ki seni düşünüyorum, bir nedeni yok.
Hiç kimse tanımıyordu kimdiler, sokak arasında yatanlar.
Benim derdim yeter bana banane, der geçer insanlar.
Bir gün baksam ki gelmişsin, bensizliğime.
Hasretin içimdeki şiirdeki sonsuzluk kadar dertliyimdir arkadaş.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Bilirsin geceyi, bir mum gibi eriyip akar uykusuzluğumda.
Yalnızca emanet besmeleyle öptüm.
Sürekli dile getirince acılar bile sıradanlaşıyor. Şikayetle artıyor tüm dertler.
Hâlbuki bir şey, saklı olduğu kadar kıymetli; tıpkı yerin altında cevherler gibi.
Az konuşan kimselerde bir gizi sezinlemek gibi.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Kıymet aşikâr olanda değil gizdedir; aklı baştan alan sırlar gibi.
Yanlış kişiye aşırı güvenen şüphe sefaletinden kendini nasıl kurtarabilir?..
Sırrımı söylüyorum teheccüt vakti vefakar dostlara.
Sensiz iki cihân benim zindan görünür gözüme.
Yalnız onlar tutacak bu dünyada yerimi..
Nerede başladığımızı unutmamak için duyulara, hatıralara ihtiyacımız var.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.

Hani ne güzeldi o eski şarkı, ne güzeldi kanayan dizim, yıldızlar ne de güzeldi o gün.
Ne kadar saf ve temizdik.
Ey yâr, bir kabir başında şems vakti seni gördüm, teheccüt vakti kabirden çıktım kendimden kurtuldum, Rabbime ağladıkça gözyaşlarımı sildi sen oldum.
Kabuğuna çekilen kişi, kapıyı; dışarı çıkamayacak fakat dışarıdan girilebilecek şekilde çeker.
Bu ümitsizliğin içerisinde dahil bir ümidin varlığının kanıtıdır.
O yüzden yaşamak, aynı zamanda ummaktır.
Kendinden gidenlere kopuşlar acı veriyorsa, kalanların sevgiye sadakat bağları dua tadında hakiki demektir.
Ey vefâsız dilberim senden vefâlıymış gamın, öyle karanlık gecelerde ruhum, gerçi sen gittin sevgili, gitmedi dilden gamın.
(Y.ed - Böyle Nereye Gidiyorsun Aşık Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 18.8.2023 21:32:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Allah için herkese hürmet et de sev sevil Her göze diken olma sünbülü ol gülü ol Osman Hulûsi-i Dârendevi

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Mehmet Tevfik Eltas
    Mehmet Tevfik Eltas

    Ey vefâsız dilberim
    senden vefâlıymış gamın,
    öyle karanlık gecelerde ruhum,
    gerçi sen gittin sevgili,
    gitmedi dilden gamın.

    sevgili gönülde ölmediğinden
    sevdasından gamı her daim bizlerle.

    Kutlarım Üstadım
    Değerli kaleminizden nice şiirlerinize,
    Sağlıcakla şen ve esen kalınız,
    En içten selam ve saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Hayrullah Değerli
    Hayrullah Değerli

    Tebrikler hocam yüreğiniz dert görmesin kaleminiz daim olsun nice şiirlere inşallah
    Sonsuz saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Bedri Tahir Adaklı
    Bedri Tahir Adaklı

    Hayatta öğrenmeye açık olmak, hayatımızı
    daha güzel bir şekilde yaşamamıza sebep olacağı
    muhakkaktır.
    Bu işin ilacı bilgidir. Bilgi ise güvendir.
    Yeni şeyler öğrenmek, hayatımızı zenginleştirecek
    ve daha az pişman olarak yaşamamızı sağlayacaktır..
    Hayatın hayatı ise imandır. İlmin padişahı ve şahı ise
    iman ilmidir.

    TEBRİKLER SAYIN DEMİRCİ

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Erke ya da geç...

    Neye göre,
    Hangi hallere, zamana ya da...

    İşin garibi,
    "Erken derken" geçtir aslında
    Geç derken de erkendir,
    Biz zamanın içinde çaresiz ve güçsüzüz çünkü,

    Bana sorsalar,
    Bozkırda dünyaya gelmeyi isterdim,
    En azından yedi bin yıl önce!
    Atın insanla bütünleştiği o yılları özgürce,
    Yalansız,
    Dolansız,
    Mertçe yaşamayı çok isterdim,

    "Aybala" ile...

    Gam çeker insan
    Özler çünkü,
    Ama vefa şart!

    Ya şimdi?

    Bizden de bu kadar Engin Bey,
    Tebrikler...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (4)

Engin Demirci