Bende Sevdim Derken. Şiiri - Mustafa Yıl ...

Mustafa Yılmaz 4
765

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Bende Sevdim Derken.

Bir karanlık hikayeydi ortasına düştüğüm.Aslında yarınlardan bahsediyordu okumak istemediğim cümleler.
Küskündüm kendime,sevmenin girdabında dönmekti korktuğum, yarınsız düşlerdi ürktüğüm, sonra özveri kaynaktı sözler vardı, aklımda tutmak için çırpındığım.

Gecenin sesinde fırlarcasına kulaklarıma doluşan cümlelerdi, bir ertesi gün koşuşturarak peşinde koşacağım yaşamın bu kısmıydı aslına merak içinde dalışlarla beynimde sanki obruk çukurları açılıyordu.
sevmek, vazgeçemeyeceğin zamanların içinde korkusuzca peşine düşeceğin aklında ne varsa sanki hepsi birlik olmuş bir düş veya düşman olmuşcasına ardı arkası bulunamaz diye kendi dişlerimi sıkarak bir kaç kelimeden korkar olmuştum.

En önemlisi "veda" benzetmesiydi gidişlere eklenen anlam.
oysa yıllarım vedaların peşinde merak ile titreyen düş aralarındaki rüzgarın sesiydi sanki tıkırdayan.
Öfke ya, ardına ne zaman saklansam canım hep yandı, hep ardından koştuğum yılların acılanmalarını yaşadım.

içimde kopuşan düşüncelerin ayrı ayrı sesleriydi yarınlardaki nefes almalarıma tesir edecek.
Ürkmüştük bir kez sevmenin ardındaki kara planlardan, içindeki kahramanı kendime benzetmekten, kendime korkusuzluğu bilgilerine alıştırmak için geçen yılların bedelleri daha ödenmedi ki eklenenler baş üstü olsun.

Kışın biteceğini ilk bahar tanımı ile anlatırlardı bana, düşünür dururdum hep soğuk ardı veya sevmenin baharı gelecek der garipsenmez bir sevinç kaplardı içimdeki titreşimlerle.
Hep yarın derdin, yarın hava sıcak olur belki üşümelerim geçer, sevgili bekleyişlerindeki çenelerimin titreyişleri biter derdim.

Sonra ihanetlerin vurgunları yapıştı en zayıf bedensel bölgeme, orası neresidir ki yıllardır öğrenemedim, derim işte bedenimdeki bir yer hep üşür hep titrer işte öyle bir şey yaşamın içine sevgiyi dahil edişim, bedenimin titreyişleri hiç bitmedi ve ben hiç ısınamadım.

Ve ben hep korkarım camlara vuran rüzgar sesinden. çünkü ardından ya yağmur yağar veye derin bir soğuk habercisi kara yel dedikleri üşüme zamanlarım başlar.
öyle bir ince titremeler oluşur ki çenemin oynayışıdır eski acılanmalarımla veya sevgideki ayrılık zamanlarındaki çenemin altından yukarıya doğru çenemi avucumla kaldırmaya çalışarak üşümekten kurtulacağım sanırdım.

Sonraları yalnızlığın kuru gürültüleri ürküttü beni, öylesine bir öyküsü ki neyin doğru nelerin yanlış olduğunu da bilmeden yaşam zamanlarını yaşadım ki, artık sevmenin dışında bırakırken bu bırakışın zamanı olmalı derken, bir gün birazda dağınık zamanlarımda eski sevgini acılanmalarını def etme zamanlarının geldiği bir zamandı bir bakış ve bir sesle bir gülümseme sonrasında inanılamayacak bir bakışın içinde buldum kendimi.

Kendimi, anlattıkça onu dinlemek de gümbürtüye gitmişti, kim bilir kaç saatti konuşmam, veya zaman ardında bırakmıştı beni, aklıma bile gelmedi onu oyalayacağım ki sevmenin ilk köprüsüydü ona anlattığım diş tedavi ve hastahanelerde kaldığım çaresizlikleri ne kadar zamanda anlattım ki bilmiyorum.

Dedim ya zamandı belki sarhoş veya bendi kendimden geçmiş,
Bu gün ona "sevmelerin ardına gizlenen aslında "ürkmüşlüktür" derken. sadece zamanını belki de fazlasıyla tüketmiştim.

Evet yıllar sonra "ben de sevdim" diyebileceğim bir düş rüyasıydı sanki.
Düştü gözlerim yolların arkasına, bekleyişle.
Derken, belki de son yılların huzuru vardı içimde.

Mustafa Yılmaz 4
Kayıt Tarihi : 25.6.2020 00:24:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mustafa Yılmaz 4