Kolunu kanadını kırdım İstanbul'un.
Sol yanı zaten içimde zehirdi,
Sağ yanına da öyle bir mühür vurdum ki
Aşk bile acısından insafa gelir...
Ne desem bilemediğim günlerin
Sessiz, usul hallerini kendime elbise edindim.
Bir gün karasını giyiyorum bir gün kurşuni halini...
Sözlerimi lime lime, hece hece döktüm önüne,
Daha fazla acıttı canımı sağ yanı bu kentin.
Dedim ya solu zehir zemberek zaten!
Kırdım kanatlarını İstanbul'un...
Artık benle sürünür durur adımlarında hayatın.
Ne kadar sokak arası anısı varsa bu kentin,
Hepsini süpürebilecek kadar gözyaşı biriktirdim
Yanaklarım yol yol acılardan...
Sevebilmeyi öğretmiş olsaydım
İstanbul, nasıl kendinden emin ve hürdü.
Şimdi her yanı bir zindan köşesi...
Sağ yanını doğradım günüme
Sağ yanın; lokma lokma düğüm boğazımda.
Sol yanına küsüm hala istanbul
Sol yanın; bir sızı içimde...
Kayıt Tarihi : 20.2.2009 14:55:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hikaye uzun, derin, soğuk, hüzünlü...
![Gülay Yıldız](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/02/20/bende-istanbul.jpg)
istanbulu özlüyorum
sol yanımda ondan bana dökülen tüm acıları rağmen
istanbul seni hala seviyorum
Çok ince ve çok derinden sızdı içime
Benim takıldığım nokta, dizelerin oluşumunda ses unsuru gözardı edilmediğinden şiir kıvraklıktan yoksun kalmış. Şiirde ses olgusu ihmal edilmiş gibi.... Yanlış anlaşılmasın, kastettiğim uyak değil... Şiirde gerek dizelerin kuruluşunda, gerekse dizelerdeki ses yığışmalarıyla ses zenginliği sağlanabilir.
Bunun üzerine eğilirseniz daha başarılı şiirlerinizi okuyabileceğiz.....
Biraz kızgın, biraz kırgın, biraz da sitemkâr bir şiirle…
TÜM YORUMLAR (10)