Sor, hangi konuda darda kaldıysan;
Seni doyuracak cevaplar bende.
Gel bana, yollarda duraladıysan,
Henüz yazılmamış kitaplar bende.
Yetişmemiş insan sarhoş gibidir,
Bilginler yanında kodoş gibidir.
Omuzunun üstü bomboş gibidir,
Beyni altüst eden şaraplar bende.
Körlerin dünyası olur karanlık,
Zulmette kurulmaz asla sultanlık,
Bin geceden üstün zerre aydınlık,
Güneşten değerli mehtaplar bende.
Şifadan farksızdır benim her sözüm,
Bir ömre bedeldir bir tek gündüzüm,
Acizliğe karşı gayet gürbüzüm,
Sağırın duyduğu hitaplar bende.
Ben nice olmazı olur eyledim,
Demiri elimde hamur eyledim,
Çamur bedenimi mamur eyledim,
Gerçeğe dönüşen seraplar bende.
Benim yollarımda engel kalmadı,
Boyumu ölçecek pergel kalmadı,
Tartımı çekecek çengel kalmadı,
Topala takılmış kanatlar bende.
Ayak basılmamış ülkelerim var,
Emrimi bekleyen bendelerim var,
Kahkahadan farksız handelerim var,
Menzilleri aşan kıratlar bende.
Sırlara sahibim kıllardan ince,
Bin yıldır yaşarım gündüz ve gece,
Bin daha yaşarım tekrar gelince,
Zaman tanımayan saatler bende.
Gel bana, edeyim ömrünü iki,
Elimde ferman var mühürlü çünki,
Karanlık berzahtan yol çıkar belki,
Yerine oturan vaadler bende.
Çamuru duvara vurdum, yayıldı,
Olanca kuşaklar orda sayıldı,
Duvar demirlendi, iki ayrıldı,
Güzelin güzeli san 'atlar bende.
Barlıoğlu 'yum ben, görünüşüm bu,
Sırları çözerim, benim işim bu
Bir aynı dünyadan çift geçişim bu,
Yarısı verilmiş muradlar bende.
(Mühürlü Kilit ismi altında toplanmış felsefi şiirlerde > 85-87)
İsmet BarlıoğluKayıt Tarihi : 31.5.2004 14:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!