Vehbiye Yersel - Ben Zekiyim Diyen Çok Y ...

Vehbiye Yersel
508

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Herkes benim zeki biri olduğumu söylerse de ben zeki olduğuma inanmıyorum.başımdan geçen basit dahi olsa,bir aptalın yapamıyacağı,hataya düşmeyeceği şeyler.bu sanal dünyasında her gün değişik mesajlar,mailler geliyor,çoğunu okuyup, kendime gerekenleri,zararlıları seçiyorum,Aman dikkatli olalım da virüs bulaşmasın diye yakınlarıma yazıyorum..ama ben biraz sonra dediğimi unutuyor.virüslü link tıklıyorum.ve olanlar oluyor.virüs taraması başlıyor.SCAN..aslında bu scan taramasının faydası yok. Yine işi bize bırakıyor.
Yeniden programı yüklemek gerekiyor.ben bu yaşımda bu işlere daha erken başlamalıydım.geç kaldım öğrenmede.herşeyi yapamıyorum.yapamadığıma göre zeki değilim.birkaç örnekle kanıtlılayayım. Geçen yıl mardin life grubundan bir bey,bana mesaj yazmış,bayramımı tebrik etmişti.toplu bir mesajdı aslında..ben de gruba mesaj attım.sonra bu bey,özelden bir iki kere msn den yazıştık.arayı açtım,benim de kendime göre sorunlarım vardı.birgün baktım,o şahıs benimle konuşmak istiyor,daha doğrusu öğle sandım,ne bileyim,benim içimde kötülük yok zeki değilim,safım dedim ya. Merhaba dedim. cevap aynen böyleydi,ben 0nun oğluyum.babamı bir daha arama…ben yıkılmıştım.baba benim çocuğum kadar ve iyi niyetli,hemşerim,bana saygı duyan biri. nasıl olur da oğlu bu şekilde bana davranır.,babasına gerçeği anlatsam ailede huzuru bozarım diye,sustum. En iyisi ilgimi kestim,merhaba demiyecektim,kimseye. Ama huyum kurusun elimde olmayan birşey.herkesle sohbeti seviyorum.Bu ark adaşı ve Barış adındaki oğlunu unutmuştum. Adı barış ama bana karşı savaş açmıştı.geçen hafta etkinlik olsun diye Amerika “dan facebook. 4 resim aktarmıştım.,bir iki gün sonra ingilizce olarak bu resimler senin mi? diye bir mesaj geldi.Ay ne güzel ingilizce biliyormuş bu velet,herhalde lise de veya üniversite de olabilir diyerekten.”yes” diye cevapladım.olanlar oldu.
Şapa oturdum.meğer virüsmüş..işte zeki görünen aptal insanın gülünç haline bakın..ben gerçekten çok safım.hemen herkese inanıyorum,gerçi şimdiye kadar pek zarar görmedim bu iyi niyetimden dolayı.
Ama üzüldüğüm çok zamanlar oldu. 1970 yılında,paranın değeri varken,ilkokuldan tanıdığım bir öğrenci,orta okuldayken,sevdiği aynı sınıftan bir arkadaşına kaçmıştı..ailesi 0nu dışlamış,darılmışlardı.o da eşi de çocuk denecek yaşta.beş parasız. Kayın baba ekmeği yemek zorundaydılar.Günün birinde baktım kapı zili çaldı.açtım gelen bu öğrenciydi. Içeri aldım.azıcık sohbetten sonra,öğretmenim dedi,D.bakır” da bir iş varmış.oraya görüşmeye gitmek istiyoruz.bana 20 lira verebilir misiniz.? üzerimde o kadar para yok, ama dur,eşimden istiyeyim. Çalıştığımız okul evle bitişikti.
Hemen apartmandan bir çocuk yolladım okula. Eşimden gereken parayı alıp geldi.kendisine verdim.öğretmenim dedi birde bana bir örtü veya çarşaf gibi bir şey verebilir misin? . Ne yapacağını sordum..verdiği cevap aynen böyleydi..evden gizli örtünerek kaçacağım. Kimse beni tanımasın... Aman dedim, Bak parayı da verdiğime pişman ettirdin beni,çarşaf yok. Olsa da vermem.
Senin dediğin bu sınav,görüşme işi de pek aklıma yatmadı.
Ama tükürdüğümü yalamam. Git.allah yardımcın olsun.Akşam üstü eşim eve geldi,ilk işi parayı neden istediğimi,bu kadar acil işin ne olduğunu merak ettiğini,söyledi..Anlatınca kıyamet koptu...Zekiyim

Tamamını Oku