Rüzgarda savrulan buğday başakları gibiydim.
Kalbim kırık bir deniz kabuğu gibi.
Hiç benim olmayan sen, hoyrat esen rüzgardın.
Bir meltem gibi başlayan,
Esip geçen rüzgar.
Yoksa bir buluta mı benzetmeliyim seni?
Bir an var, bir an yok.
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.