“Dudak uçlarımda sana baharlar ıslattım öp çiçek halimden
Kırılan bir kaleme yeni bir alem sun söz ile göz arasından
Yarınları tara anları ara aşk arası ben arası sonlardan
Rüzgara tut kavuşmaları bir günleri uçur ayrılıklarından
Ödünç yaşamların son basamağından bir kez daha düşle beni
Böğrüne yeni bir aşk kimliği tak uzak kalışlarından ismin okunsun”
Sesin yüreğimin katmanlarını dövüp durdu.Hiç olmazın olasılıksız -lığında ders çalıştım.Umarsız sevdalarımın derin vadilerine köprüler kurdum,kaçtım sen dağlarına.Senle aşk yaşamak etiğinde tetik çekti hayat.
-Hocam,şiirlerinizle birlikte sizi sevdim.İçli sızılarla platonik
Olmaların kollarında büyüyen aşk kelebeğisin. Bense güneşin pervanesi,sevgi ışıklarıma tutunarak uçuyorsun.Uçma can gülü,eğitim ruhunu aşıladığım bir kalbe tutku şırıngamı kullanamam.
- Bir hoca ile öğrenci aşk yaşar mı? Dünyanın en zor sorusunda felsefem,ruhum, entelektüel dünyam sustu. Vicdanımın hışısını duyabilirsin.İçli bakışlarımdan atomlar büyür, söylesem gerçekleri infilak olursun.
Senin yüreğinin ayak izlerinde çöller uzar, Leyla halinden kumlar uçar gözlerime dolar.Susar sözlerimin sözlüğü.
- Sen benim etiğimsin,sen benim ekmeğimsin.Ben etiğin aynası.Kırabilir miyim ki toplumsal aynayı…Sonra sen benim ekmeğimsin
- Ben ekmeğime bile bile nasıl basabilirim. Ders ile derslik arasında aşkın anlamadığı başka dersler var Suhanda …
Dünün kaybolan suretlerine yeni bir suret eklemek olur mu?
-Onu bırak benim kalbimin takvim yapraklarını okudun mu?
Yürek aralarında arılarımın aşk çiçeklerinden bal yapmaya çıktığı doğru; ama senin çiçek bahçenden uzak bir yayladan geçtim.Sevdanın soğuk sularını çok içtim. Gözlerindeki ışıltıları ezbere okuyorum,bir sevenin gözleri ateş gibi karşısındakinin gözbebeklerini yakar.
-Gözlerimin içine bak, benim gözlerimde bir şey var mı? Tek taraflı bir terazinin kefesindeyiz,sen kefen aşk göğüne değerken,bense dünyanın en derin çukuru Fuhjunidayım. Everistinden gül koparmadıktan sonra,geç kalan pişmanlıklarımın kucağında sana ninnimsi özlemler söylemek fayda eder mi Suhanda.
- Sen aşkını kalbinde atom eyle, kalbindeki füzyonları büyüt, biraz daha büyü can gülü.Can kırıkları arasında tutku aynalarında taran.Biraz bensiz bir ırmağın ilkbaharlarında yıkan.Eriyen karlarla birlikte yar halini süreklesin gerçekler.
Ağmanlarımı gecelerin çiğ karanlığında bırak ,biraz dersine bak,sus edebiyat kitabının arasında,ders anlatışıma alış.
Bir gün olmazların yörüngesiyle kendine yaşıt gezegenlere git.
Hisli perdeleri kaldır aşk evinden. Bembeyaz gömleğinde yürür karşılıksız sevgiler.Kirlenmiş hayırlarımdan sonra bir hafta sonu verdiğim ödevi yapma,sıcacık hayalinde kaybet beni.
- Suhanda:- Hocam,sizin anlatığınız Leyla hikayesini benden dinler misin?
- Hani Padişah,Mecnun’a acımış,Leyla’yı huzuruna çağırmıştı ya.
Padişah,Leyla’yı görür :Bu sen misin? Mecnun’u çöllere atan,delirten.Ne güzelsin, ne de baştan alan bir halin var. Padişah bir sürü şey söyler Leyla’ya.. Leyla sadece
“ Sus sen Mecnun değilsin”
Suhanda:- Bilirim tutmayacaksın, uzanan ellerimi, akan gözyaşlarımı da görmeyeceksin,bakışlarımdaki sevginin ışık hızını,haz hızını de görmeyeceksin.
- Leyla kalpli olmak suç mu? Bu deli yüreğime laf geçiremedim, okulda herkesin çok sevdiği bir hocaya aşık olmak elimde mi ki?
- Üstelik ilk aşkım,ilk kez yürek yangınları yaşıyorum.
Onun için hiç üzülmem, hiç aldırmam,sevmesen de yüce kaderimin en güzel anında seni sevmediğim için bir aşk yaşadığım için huzurluyum.
Git Sühanda:-Sessiz çığlıklar at,mevsimler aşk yapraklarını erken döktürürken,yuvarlanıver sararan yapraklar arasında, bir çınar ağacına adamı yaz önce.Sonra her yaprağa ikimizi yaz. Böyle geçsin zamanın,aşka çalışarak unutursun.Git günlüğüne beni yaz, git şiir yaz, git ayrılık üstüne ne kadar şiir varsa ezberle, git işte git.
- Gitarınla benim ayrılık üstüne yazdığım şiirleri bestele.Herkes seni dinlesin, yürek yakıcı sesinle sahnede seni görüyim.
- Aşktan kaçarak değil, aşkın içine girerek aşkını unutursun.Aşk içimizdeki his ve sevgi açlığıdır.İç çocuğumuzun, hazlara acıkmasıdır. İçsel bir açlıktır, dışsal yörüngenin bağlanma damarına fırlatılmasıdır. Aşktan kaçma,benden kaçma, benden nefret etme, ahlarının vaveylasında çığlıklarını uzatma bana.
- Tatminlerini yaşa,beni her şeyde yaşarak unutacaksın tutku kelebeği.
- Yeryüzünün tüm acılarını derleyerek sağır çilelerden yumaklar sararak, usanmadan bitmenin labirentlerinde kaybolacaksın.
Suhanda:- Sıcak koyaklarda yalnızlığın kanyonlarında geziyorum.Msn ‘de saatlerce senin girmeni bekliyorum.Facebookta sayfana,yazdıklarına bakıp bakıp kalıyorum.Yazdığın bütün sitelerdeyim,şiirlerini,yazılarını hatta sana yazılana yorumları bile okuyorum.
-İşte muthişsin, aşk alışarak biter, aşka çalışarak kaçılır.Bana doymalısın Suhanda.
-Asla ulaşılamayacak tepelerden sonra başlar Kaf dağlarım, nefessiz kalmadan,içindeki atomlarını parçala tutku ciğerinde,günlerce,yıllarca bir ben yaşamasın adresiz,isizmsiz yüreğinde.
Kayıt Tarihi : 26.8.2009 22:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!