Ben senin Yeşilçam'ı diriltebilme ihtima ...

Sermest Çapan
10

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ben senin Yeşilçam'ı diriltebilme ihtimalini sevdim

(Yılmaz ERDOĞAN'ın hoşgörüsüne sığınarak)

soğuk ve kıtalararası filmlerde vazgeçtim sinefil olmaktan
ve rıfat ılgazın kaleminde bir koca destan sınıfıydı hababam
ben seninle birgün Cannes film festivalinde premier yapabilme ihtimalini sevdim
sinemanın metraj kokan, perdeleri yırtık yıllarında Yeşilçam'da melankolik
baharlar yaşanırdı o zaman,
özlemeye başladım Sadri Alışık selamını.
ve bu hasret öyle uzun sürdü ki adam gibi aktör selamlarını özlemeye başladım sonunda.
bizim Ertem Eğilmezlerimiz vardı bir de camların buğusuna senaryolar yazma imkanı
patlamış mısır kokan arkadaşlarla paylaşılan sinemalarda oyunculuk oynamaya başladık
Ben Ayhan Işık oluyordum sen Afife Jale kalanlar kontr figüran...
montaj kalemiye ümit ikliminde harfler yazılıyordu Jenerik duvarlarına ve Cüneyt Arkın'a inat bir Türkçe'yle...

abilerimizden öğrendik
ş harfinden Indiana Jones kırbacı türetmeyi,
Yeşilçama usul usul karbonmonoksit yağıyordu ve kapalı mekanda Hollywood seyretmeyi öneriyordu haber bültenleri..
oysa Yeşilçam'ı hiç aldatmadım ben, sansür kurulundan geçen hiç filmim olmadı benim,
milletçe kalbimize hançerlenen Türk bayrağı Müşerref Akay'ı saymazsak...
Yeşilçam'a usul usul kurşun yağıyordu ve belli bir saatten sonra sinemaya gitmemeyi öneriyordu haber bültenleri
oysa hiç sinemasızlığım olmadı benim ve hiçbir videocunun kiralama tutanağında geçmedi adım.
sana fotoromanlar biriktiriyordum 'sinemanın acı tarihi' defterinde ama sen yoktun
ben senin yeşilçamı diriltebilme ihtimalini seviyordum antrakt tenefüs saatlerinde...

Yılmaz Güney filmleri doğuya çekiyordu yüreğimin çatlamaya hazır gevrekliğini,
sonra Sinan Çetin oluyordum:'kırık yarık sinema anlayışının çare bilmez sürgünü' ne yana baksam zerre ışıltı göremiyordum 'bay e'nin propogandavari şekspirinde...'
korkuyordum Yeşilçamın geleceğinden ve terkediyordum Çetin'i.
sonra, gurbetten yeşilçama giden
ömrümün en melankolik
ömrümün en sinemakolik
ömrümün en Ömercik
ömrümün en Hulusi Kentmen
yolunu koşuyordum, çünkü en sonunda
Adile Naşit oluyordum Münir Özkul kokuyordum sonunda...

soğuk ve kıtalararası filmlerde vazgeçtim sinefil olmaktan
ve Rıfat Ilgaz'ın kaleminde bir koca destan sınıfıydı hababam
Ben seninle birgün Van'daki bir sinema salonunda,
ben seninle sadece izlemek zorunda kalanların bildiği bir filmin son yazısında,
ben seninle Beverly Hills'in mistik ve demli çay kıvamına bakan yüzbin ödül hayalindeki Türk Sinemasında,
ben seninle herhangi bir insan dilinin ucunda
Yeşilçam'ı diriltebilme ihtimalini sevdim...
'BEN SENİN YEŞİLÇAM'I DİRİLTEBİLME İHTİMALİNİ SEVDİM...'

Sermest Çapan
Kayıt Tarihi : 6.10.2003 17:02:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Sermest Çapan