bir gidişim vardı Bandırmaya
gören dönüşü yok zanederdi
yangınsız yakılmış gemilerin
dumanları paçalarımdan tüterdi
sonunda olan oldu, okulu astım
ağabeyini de atlatıp sahile uzandım
yolda tanıdık kimseler yoktu
selam veren olmadı, kimselere rastlamadım
yem aldım güvercinlere attım
ikinci teşrin yaşanıyordu, lodos yoktu havada
yağmur yağsa balıkçılar tedirgin olurdu
romanlardan 'Eylül' okunur
gazinolardan 'Akdeniz Akşamları' duyulurdu
-Burası bizim teksas! diye haykırırdı bir balıkçı
-Denizcinin mezarında asla ot bitmez!
kimse aldırmazdı
Yavuz ve Midilli bu denizlerden geçmişti
denizler gemileri, umudu insanlar taşırdı
böyle zamanda umutsuz insan pek yaşamazdı
deniz gibi engin ve geniş olmalıydı adam
sahilde hala yalınayak çocuklar vardı
hepsinin yüzü aydınlıktı
balıklar için midyeler aldım
kimseler duymadan şarkılar mırıldandım
bir simitçiden simit aldım
avare avare balık ağlarına daldım;
ben seni bakışından anlamış
romanlardan tanımış, dudağından sevmiştim
saçlarını gözlerimle okşardım
gönül kafesimde güvercin bilirdim
oysa sen ne güvercinlere karışmış,ne ağlara takılmıştın
senin oltana takılan yalnız bendim
cebinden hesapsızca çıkardığın bozuk para gibi
adamlığımı ucuza almıştın da
bunu ben yeni anlamıştım
çektiğim acılara hiç aldırmayıp
can çıkarıp içimden kayıtsız kalmıştın
beklemek boş, ne deryada ne yanımdaydın
bu halimle ben
adressiz mektup ve boş bir zarftım
artık ne zaman vardı ne mekan
bilinir ve yaşanır şeylerden geriye kalan
otobüse binip uzaklaştım
günyüzünde hala gölgen mevcuttu
hala aynı atmosferi soluyorduk
kimbilir aynı denize bakıyorduk
aynı çıplak ayaklı çocuklara acımıştık
aynı kitabı istemiştik kütühane memurundan
'Hazan Rüzgarlarını' okumuştuk belki
kahretsin!
rezaletin bini bir para
hiç ümidim kalmamıştı senden yana
yeminler ettim, haykırdım kendi öfkemle
ve küfürsüz hakaretler savurdum aleyhinde
şayet bir gün yazarsa tarih ilerde
gençliğime versin, toyluğuma ve ihanete
köy yolunda indim, omuzlarım düşük
tarla kıyılarından geçtim
pamuk toplayan kızları seyrettim
ilk bakışta herbiri sen gibiydin
pamuk tarlalarınca beyaz bir hayaldin
sahi, sen neredeydin
neden gelmedin
köye geldim
hem rastladığım hiç kimseye selam vermedim
gülümsemedim, kimseye ümit vermedim
havlayan köpeklere aldırış etmedim
kükremedim, kimseye bir şey demedim
küplere binmedim
alıp başımı kırlara gittim
ne yılandan ne çiyandan ürkmedim
bir domates bile koparmadım en kırmızı olanından
biber toplamadım acı-tatlı olduğuna bakmadan
kimseye bir yardımım dokunmadı
rüzgarın uğultusunu duymadım
dere - tepe düz gittim, paçalarımı sıvamadım
dize kadar ıslanmışım, aldırmadım
Çakılköy üzerine meltem çöker
Karadağ mavileşir, mor menekşeye benzerdi
rüzgar yumuşak eserdi üstelik
ağaçlarda kuşlar öterdi,işitmedim
rüzgar ile kara bulutlar arasına
bir karbonla adını yazamadım
yağmur kuşağında yıldız olup saçlarına yağamadım
ıslatıp tenini, yumuşaklığını saramadım gökkuşağına
hatırlayamadım neyin olduğumu
bir de imzalamadım kendi adımla
saçlarını okşamadım
bir salıncakta seni olanca uçurmadım
kendime bir tasasız ölüm bulup
hayatı ucuzundan sollamadım
sana kara haber yollamadım
doyasıya seni,seni doyasıya koklamadım
kucaklamadım ölesiye
kavil kurup anamı yollamadım
seni zorlamadım, kaçırmadım
mapusları boylamadım lakin ciğerime kor bastım
senin için yalnız senin için okulu astım
istikbalimi çöpe attım
senden başka kimselere yar olmadım
üstüne gül koklamadım
ikbalime yanmadım
kötü söylesen bile darılmadım
yılmadım
yayında kurulu ok gibi fırlamadım
közde mızrak olup dağlamadım
hiç kimsene kötülüğüm dokunmadı
rengine bakıp yadsımadım
el olursun gözüyle bakmadım
ömrümü yoluna harcamışım aldırmadım
geçen bir günüme acıyıp yanmadım, kahrolmadım
seneler su gibi akıp geçti
yıllanmış şarap olsa içilirdi
çetelesini tutmadım, muhasebe yapmadım
ömrümün hasadını alıp samanını savurmadım
bir ayna alıp elime
artık kim olduğuma bakmadım
sana kim olduğunu sormadım
yalnız bir şey var aramızda meçhul
durup düşünüyor da şöyle bir
garipsiyor, üzülüyor insan
ben senin neyinim, neyin değilim
sen kimsin?
-kimbilir sana ulaşıversem
neler kaybederdim-
EZİNE 1997
Ramazan Adil UysalKayıt Tarihi : 5.9.2007 01:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
di
tım
dın
dım
şiire başlayın derim bence..sizde bu yetenek var
TÜM YORUMLAR (3)