Ben senin direnişini sevdim.
Yürümeyeni koşan eyledin.
Düşeni kaldırdın, düşüreni sindirdin.
Mertliğin yok olduğu bir alemde, mertlik dedin.
Mucizeler yarattın.
Parmaklar ısırttın..
Olmaz diyenleri birer birer yanılttın.
Takatı olmayana takat verdin.
Yoldaş ettin.
Dermasıza ilaç oldun.
Doktor oldun.
Umut oldun.
Sen kafa kırdın umut kırmadın.
Ben senin direnirken direnmeği öğretişini sevdim.
Ben senin muhteşem direnişini sevdinm.
Düşe kalka çıktığın yollar şahidindir.
Ne köstebek yuvaları, ne tümsekler, ne engeller....
Hiç biri yıldırmadı seni.
Vız geldi ne kadar çekilmez, çıkılmaz, yıkılmaz varsa.
Şaha kalktı acılar, dertler, sitemler.
Hedef oldun nankörlüğe, soysuzluğa.
Atılan kurşunlar delik deşik eyledi, ölmedin.
Sürünmedin, kesmedin sesini, direnişini.
Bilmeyenler öğrendi, bilenler bir daha bildi.
Bir daha vurdun tokatını iki yüzlere.
Yüzsüzlere, yüz oyun içinde olanlara.
Ben senin direnişini sevdim dediysem yalan değil.
Hem de gerçeğin ta kendisi, hem de en acılsı, çilelisi...
Kayıt Tarihi : 5.6.2011 11:33:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Direniş serisinin tamamı kendi yaşadıklarımdan yazılmıştır, gerçektir, ve yaşamımı şiirsel olarak betimler...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!