Ben seni toprağıma ekmek isterdim,
Yağmurlarla sulamak köklerini,
Birkaç damla gözyaşımdan da katardım belki.
Ki sen yağmuru ne çok seversin,
Toprağımda ne güzel yeşillenirsin.
Ne bilirsin belki kuraklık vakti olurdu,
Bulutlar mızmızlanır kaçarlardı gökyüzünden,
O vakit sana yollar açardım,
Kürek kürek toprağı eşe eşe, gece gündüz demeden.
Nehirlerden sana doğru süzülen sular,
Saçlarına dokunurdu belki,
Belki denizlerin maviliği sürülürdü gözlerine,
Ne bilirsin belki bir balık bile gelirdi,
Denizkızı sadece masallarda denizde vardı,
Gerçeğinin toprakta olduğunu öğrenirdi.
Küsse de bulutlar, yağdırmasa da tanelerini toprağıma,
Ben seni susuz, bir de aşksız bırakmazdım.
Annem çiçeklerini hep kuzum diye sever,
Ben seni gözüm diye severdim,
Gözüm gibi sakınırdım böceklerden,
Haşereler fidene uzaktan bile bakamazdı.
Ne köklerini çürüttürürdüm, ne gövdeni,
Öylesine canlı, öylesine yemyeşil büyütürdüm seni.
Bahçeme saçlarından dalların uzanırdı,
Ben dallarına salıncaklar kurardım gönlümden.
Çocuklar gibi şen olurdum gövdene sarılırken,
Ne bilirsin belki güvercinler yuva bile kurardı çataklarına.
Belki de köklerin bahçemden taşardı,
Yayılırdı ülkemin çorak topraklarına.
Fidelerin ülkemin üstüne doğardı.
Yetişirdin yıllar yıllar içinde,
Ormanlar gibi sarardın ülkemi.
Sevdam, sevdalı olduğum ülkemin bağrında olurdu,
Ülkemin insanları seni yalnız ağaç olarak bilirdi,
Bir ben bilirdim senin sevdamın sahibi olduğunu.
Kayıt Tarihi : 15.4.2023 20:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!