Ben Seni Severken Şiiri - Hasta Ruh

Seni severken 2007 öncesi Türkiye gibiyim sevgilim.
Henüz menkul kıymetlere inmemiş aşkımız. Sokaklarda dalga dalga milli bayramlar. Ayakkabısı demirden diye övünen babam, Gündeliğe giden annem.
Hepsi nasıl peşindeyse kapanlı peynirin, öyle kıyındayım senin, tuzaktayım.
Ben seni severken mecliste bile kavga ederim sevgilim.
Kur'u sadece bana yaptığın işve olarak bilirim. İnip çıkan tansiyonum olur merdivenlerinde. Genetiktir bizde ben sporcuyum sevgilim.
Hep peşinde koştum, engeller atladım.
Şınava tabii tuttum hasretini, çekerken yüklerimi.
Biraz göğsüm kabarmasın mı, ben seni severken Euro2008'in yarı finalindeyim.
Hem kim kazanmak ister ki heyecanın böylesinden sonra?
Sesini Eurovision'a dahil ederim, rica ederim sevgilim.
Hem "everyway that i can sevdiceğim."
Taksim'e geziye çıkmak yalnızca okulda düzenlenen bir etkinlik sanki.
Ağaca bir kök daha salmak baltacılara inat.
Bir de seni sevmek sabah kuşağından sonra çıkan Tom ve Jerry.
Yufkaya reçel özü sürüp,
Nutella hayal etmeden ağızda dağılması demek isminin harflerinin.
Dolaba tekrar tekrar atmak erimiş dondurmayı. Yüzümü kavlatan beton topa kafayla yükselmek öylesine haftanın son dersi beden gibi.
Hiç değişmedim, kaygısız görünüp dert ettim içime yokluğundan artan günleri.
Kafayı yedi diyorlar hakkımda, dönüp aldırış etmedim.
Zeytindalı uzatılmış sınır dışı operasyonumdun. Seni asla emperyalist duygularla sevmedim. Provakasyonlara gelmedim.
Referandumda verdim cevabı hani ilk ayrılışımızı hatırla.
Evet oyu almıştım halbuki.
Ah kadın sen demokrasiye nasıl bir darbesin? Gençken hayali konuşulmak oluyor biraz insanın ama hayatın kara tahtasına yazılmış konuşanlara atılan çentiklerden ibaret her şey. Bu yokluk bu varlık bu hiçlik.
Yolunun üzerindeki ayrımlarda bir seçim daha kaybettim.
Göreceğiz bakalım.
Çok partili döneme isyanım kadın.
Unutma ben seni severken 2007 öncesinde gibiyim.