“üzerime sinmiş asırlık yalnızlık sıktıkça kollarını
her yeni gün biraz daha
mor rengi hüzün rüzgarlarının
esip geçer bağrımda
ihanete vurur saatler
yokluğunun ağırlığı içimde
tutuşan dileklerin ağacında bir kovuk
…sığınağım”
açılmamış bir kutunun içinde saklı sözlerin el değmemişliği
salar kendini şimdi
kesif bir sis akşamına
ve yakar akşamları bu yürek
her yudumladığında seni
kadeh kadeh
sarhoşluğun oynaşırken damarlarımda
bekareti sunulur yüreğimin
aşkın önüne
eğreti bir giysinin içinde
kızıla çalar sözler
noktası konmayan duyumsamaların
ilk anları iç çeker
henüz rahatlamamış
sevişen sabahların üzerine edilen yeminlerde
gezinir düşlerim başıboş
eriyen anların coşkusuyla
sana tutunur yitmeyen ümitlerim
dilimde bir sevda şarkısı
nefes nefese atılan adımları
ürkek saatlerin
incinmekten korkar kollarında
saramazsa sıcağını içine
hiç itirazsız alınır aşk içeri
...en derine
efsaneler doluşur her yandan
…her yana
ritminin ruha yapıştığı an olur
ıslanmak yağmurunla
yorulmuşken artık
boşlukları sarmaktan
ayaza düşmüş
ıssızlığımda
kurumadan içim
gel
ister sessizce
ister gümbür gümbür
gel
ne olursa olsun
ne gelirse gelsin başıma
sana sarılmışken
aldırmıyorum
ben
___seni
_______her
__________halinle
_______________seviyorum
04.12.2006
Atilla GülerKayıt Tarihi : 4.12.2006 23:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

aşkın önüne
eğreti bir giysinin içinde
kızıla çalar sözler
noktası konmayan duyumsamaların
ilk anları iç çeker
henüz rahatlamamış
Süper dizeleriniz için sizi tebrik ederim. Yüreğinize ve güçlü kaleminize sağlık. Menekşe Gülay
TÜM YORUMLAR (1)