Ben Ruhi Bey Nasılım Şiiri - Yorumlar

Edip Cansever
8 Ağustos 1928 - 28 Mayıs 1986
202

ŞİİR


600

TAKİPÇİ

I

Gördün mü hiç suyun yanmasını tuzda
Gördüm ben bu yaşam boyu iniltiyi
Büyük bahçelerin küçük içinde
Saksılardan birinde
Gördüm de

Tamamını Oku
  • Aydın Sevgi
    Aydın Sevgi 06.11.2009 - 08:51

    Hayal kırıklığıdır bazen şiir.İşte öyle birşey..!

    Cevap Yaz
  • Arap Naci
    Arap Naci 06.11.2009 - 01:34

    Şahsım olarak günün şiirini seçen kurulun,o görüşün şairi bu görüşün şairi diye kasitli bir ayrıcalık içinde olacağını düşünmüyorum.Ayrıca günün şiirine yorum yazanların görüşleri salt kendi görüşlerine uymadı diye- kendilerine şiir silme yetkisi de verilmiş olduğundan-bu yetkiyi kötüye kullanarak yorumcunun şiirini silme yoluyla görüş cezalandırma yoluna başvuracaklarını düşünmek dahi istemiyorum!

    Ancak ahmet gelir mehmet gider...şiir silme yetkisinin günün şiirini seçen bir veya birkaç kişiden birine devredilmiş olmasını da doğru bulmuyorum..

    Şiir silme yetkisinin kullanılmasının çok donanımlı eller tarafından yapılabileceği kanaatini taşıyorum..

    saygılarımla.

    Cevap Yaz
  • Dilek Burak Koç
    Dilek Burak Koç 06.11.2009 - 01:02

    saygılar şair... seni seviyorum

    Cevap Yaz
  • Mey Ziyade
    Mey Ziyade 02.08.2009 - 19:11

    'O ben ki
    Bir kadında bir çocuk hayaleti mi
    Bir çocukta bir kadın hayaleti mi
    Yalnızca bir hayalet mi yoksa. '
    ...
    iki kuyruklu yıldız çarpışırsa(- Örgü mü, bir çay bardağını başka başka tutan ellerin becerikliliği mi- ),kuyruksuz ve vâkur tek bir yıldız olmanın vakti gelmiştir.

    (çarpıştığımız ilk gün altını habersiz ve beraber çizdiğimiz şiirler (-Gizi mi, bir giz gereksinmesini mi-) geldi aklıma da..ürktüm..:)))

    -Bizi bir sardunya büyüttü belki. -

    Cevap Yaz
  • Ata Aksoy
    Ata Aksoy 13.02.2008 - 12:52

    Ben Ruhi Bey Nasılım

    I

    Gördün mü hiç suyun yanmasını tuzda
    Gördüm ben bu yaşam boyu iniltiyi
    Büyük bahçelerin küçük içinde
    Saksılardan birinde
    Gördüm de
    Uyurken uyandırılmış gibi
    Beni bir sardunya büyüttü belki.

    O ben ki
    Bir kadında bir çocuk hayaleti mi
    Bir çocukta bir kadın hayaleti mi
    Yalnızca bir hayalet mi yoksa.

    Ne peki
    Yere dökülen bir un sessizliği mi
    Göğe bırakılmış bir balon sessizliği mi
    İşini bitirmiş bir org tamircisinin
    Tuşlardan birine dokunacakkenki
    Dikkati ve tedirginliği mi.

    Bekler mi beni
    Her yanı, ama her yanı çocuklar gibi gülümseyen
    Bir sürü yaz gününün içinde
    Acaba bekler mi beni
    Uykularım, o sonsuz uykularım
    Yanmış bir limonluktaki
    - Ve limonlar ki her gün bir yaprak ayininde
    Sesini hiç eksiltmeyen -
    Ama bilmez miyim ben
    Bilmez miyim hiç
    Böyle sığ hayallerle oyalanmak yerine
    Kısacık bir zaman olmalıydı elimde
    Turfanda meyva gibi bir zaman
    Yollar yollar kateden tadı ve ekşiliği
    Geçerek erguvanların dönemecinden
    Leylakların dörtyol ağzından
    Yapıştırıncaya dek beni dudaklarına
    Acının dudaklarına ve geçmişin
    Bir yaban gülü yaprağı gibi beni
    Ama ne gezer.

    Korkmuyorum artık solmaktan
    Solmaktan ve solgunluktan
    Gelmişim nerelerden böyle
    Kurumuş bir dere yatağı gibi
    Ya da pek kurumamış da
    Baygın, hasta ya da cançekişen
    Çırparaktan yüzgeçlerimi dip sularında
    Ya da yer tahtaları, muşamba, örtük perdelerin kasvetini
    Yorgun düşerek taşımaktan
    Ve ne çıkar ayırmasam kendimi
    Suların büyük içkilere kavuştuğu koylardan.

    Koylardan
    Kapsayan o sevimsiz, o küçük aşkları da
    Eskiyen turunçlar gibi ilk rengini pek aratmayan
    Ayırmasam kendimi
    Diyorum ayırmasam
    Köhnemiş bir geminin -izine pek rastlanılmayan-
    İçindeki bir yolcudan da, değerli taşlarla dolu cepleri
    Cepleri yüreği cepleri
    Ayırmasam da ben
    Kim görürdü o yolcuyu, yani kim farkederdi beni
    Sıradan acılardır çünkü bütün ilgileri toplayan
    Oysa sıkıntıyı buruşuk bir iç çamaşırı gibi saklayan
    Bu kımıltısız gövde
    Görülmemiştir ki hiç görülsün şimdi
    Görülmediği gibi gündoğumundan havalanan kuşların
    Ya da bir oda kapısını açtığınız zaman
    O müşiş öğle sıcağında
    Pencerenin önünde örgü ören birinin
    - Örgü mü, bir çay bardağını başka başka tutan ellerin becerikliliği mi-
    Görülmediği gibi
    Ama var mıydı sanki görülmek isteyen
    Var mıydı bir şeyler bekleyen yüreğimin eskittiklerinden.


    II

    Ve her şey hızla yetişti sonra
    Sarı bir günün kahverengi yarınına.

    Yıkılmış bir ağacın üstünde yıllarca oturdum da
    Gözleri avına benzeyen bir avcıydım sanki
    Ağaç da çürümüş zaten
    Kazımış, oymuş bir yerlerinden gelip geçen onu
    Ağaç mı, içi yıllarla dolu bir kutu mu
    Çözmek için mi acaba içlerindeki bir gizi
    -Gizi mi, bir giz gereksinmesini mi-
    Yoklamışlar orasından burasından
    Kim bilir.

    Ama sessizlikten başka ne bulmuşlar
    Önemsiz bir iki anıdanbaşka
    Ya insan kılığında ya da bir dekor taşkınlığında
    Sorarım ne bulmuşlar
    Çoktan yeni bir umuda dönüşmüştür onlar da
    Anılar.

    Oysa bambaşka şeyler olmalıydı ağaçta
    Kazılmış, oyulmuş yerlerinde ağacın
    Buruk mayhoş, daha çok da bir zehir tadındaki
    Bir şeyler olmalıydı. Ve sanki
    Yıllar var ki saklamışım orda ben

    Saklamışım anlaşılan
    Odasında yapayalnız doğuran bir kadının
    Dışa vurmak istemediği
    Ya da pek gereksinmediği
    O iniltiyi andıran
    ..........
    ..........



    Edip Cansever

    Cevap Yaz
  • Hakan Hakkı Cankatan
    Hakan Hakkı Cankatan 09.06.2006 - 10:56

    tarih 09/06/2006 Edip Cansever şiiri zirve şiirler listesinde 297.sırada.

    Cevap Yaz
  • Erol Mehmet Kalender
    Erol Mehmet Kalender 17.04.2006 - 23:11

    yaşamış en büyük türk şairidir....Böyle bir yaptı okumak ve seyretmek çok güzel ve hepimizin içindeki ruhi beyi canlandırıyor...Allah ım hangimizi ruhi yarattın da biz bilemedik

    Cevap Yaz
  • Özge Koçer
    Özge Koçer 07.10.2004 - 01:45

    SEVGİLİ CANSEVER, CANINIZI SEVERİM SİZİN... BU ŞİİRİNİZE TAPARIM BEN...HAYATTAN GOÇUP GİDERKEN SİZ İYİ SEYLER BIRAKMISSINIZ...İSTANBUL'A GELDİGİMDE DEVLET TİYATROSUNDAN OYUNLASTIRILMIS HALİNİ İZLEMİSTİM BU SİİRİN.'RUHİ BEY', YASIYOR OLMALI...

    Cevap Yaz
  • Mehmet Aydın
    Mehmet Aydın 11.09.2004 - 20:56

    ruhi beyi her okuduğumda gözlerimin önüne ;avurtuları çökmüş ,kaşları gür ve birazda kalkık,gözleri yeşil,sonbaharda siyah pelerin giymişbiri canlanıyor,birgün mutlaka onun kısa metrajlı filmini yapacağım biraz daha sebat ruhiistler

    Cevap Yaz
  • Sila Sefercioglu
    Sila Sefercioglu 05.01.2004 - 15:09

    sairin yarattigi bu karakter içimizde yasayan biri sanki ve su anda oynanan oyunu sahnelenmek için geç kalmis olsa da olsa da tek kelimeyle muazzam bence mutlaka görmelisiniz ruhi bey o oyunda vücut bulmus...

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 23 tane yorum bulunmakta