Ne kör bir bıçak,
Ne bir kaza kurşunu.
Ne bir avuç dolusu hap,
Ne de devrilen bir tabureyle ayaklarımı yerden kesen urgan.
Hepsi aciz, çaresiz kalırda.
Yoldan geçen bir anne, oğluna senin adınla seslenir.
Ben ölürüm…
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman