Ben Öğretmenken: 12/ FEVZİ GÜNENÇ
Çocuklar bozacak, biz yapacağız
Yıl 1966… Gaziantep’in Şehreküstü Mahallesindeki eski adı Yeni Okul olan Ahmet Çelebi ilköğretim Okulunda öğretmenlik yapıyorum. Son dersten bir önceki dersteyiz. Dersimiz resim-iş…
El işlerinden örnekler yapmış çocuklarım. Uçak maketi yapan da var, nakış gergefi yapan da. El arabası, mukavva ev, yamalı sofra, minik kilim vb…
Yapılanları tartışıyoruz sınıfta. Teneffüs zili çaldı ama çocuklarım derse kendilerini öylesine vermişlerdi ki, hiç birisi duymadı zil sesini. Ya da duymak istemediler. Birlikte sürdürdük yapılan işleri incelemeyi.
Tam o sırada bir başka sınıftan bir çocuk koşarak sınıfa girdi.
“Öğretmenim, Ali bizim sınıfın camını kırdı.”
Okulda nerdeyse bütün öğretmenler bayan. Bayan bir öğretmene şikâyeti gururuna yediremiyor erkek öğrenciler. Koşup bana geliyorlar.
Bir çocuğun müzevirliği alışkanlık haline getirmemesi için miydi acaba tepkim?
“Zarar yok oğlum,” dedim. “Siz kırarsınız, biz onarırız.”
Ben söylediğim bu sözü bir yerden anımsıyordum.
“Onlar bozacak, biz yapacağız…” Bunu ilk öğrenimimi yaptığım Gazi Mustafa Kemal İlkokulunun Baş öğretmeni Şakir Sabri Yener mi söylemişti acaba?
Öğretmen masasının başında toplanmıştı çocuklarım. Arkadaşlarının eserlerini eleştirmeyi sürdürüyorlardı. Başımızda bir gölge fark ettim o ara. Baktım, müfettiş Mustafa Tatar.
“Demek onlar bozacak, siz yapacaksınız ha? ”
Demek duymuştu…
Yanış bir şey olarak mı algılamıştı acaba sözümü?
“Affedersiniz…” diyebildim.
“Affedecek bir şey yok. Ödüllendirilecek bir şey var. Devam edin lütfen siz.”
Devam ettik. Dersten sonra görüştük müfettişimizle.
“Keşke bütün öğretmenler böyle sevdirebilseler öğrencilerine derslerini,” dedi. Benim için büyük ödül bu sözlerdi.
Kayıt Tarihi : 23.1.2010 04:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!