Şah damarımı kestim feryadım arşa çıktı
Sarhoş esen meltemi yeli ben ne yapayım
Özümü verem ettim aşk bedenimi yıktı
Göğsüme aktı yaşım seli ben ne yapayım
Yankılansın gökyüzü yansın eylül güneşi
Islak dudaklarımın bir tek bahardır eşi
Celladımdı sabahlar karanlıklar kardeşi
Dört yanım çıkmaz sokak yolu ben ne yapayım
Yalnızlığa hapsoldum gözü yaşlı kuş gibi
Gönlüm kasvet içinde umutlarım kış gibi
Saz çalmak yetenekse şiir yazmak düş gibi
Boş ses çıkaran sazı teli ben ne yapayım
Gebe kaldı yeryüzü yıldızlar artık söndü
Nefesim hüsran koktu geçmişim küle döndü
Güneş affa zorladı kumral çöllerse yöndü
Güneş yaktı tenimi çölü ben ne yapayım
Kara sevda yaşadım hayallere aldandım
Benliğim iflah olmaz yalnızlıktan usandım
Mavi gözlü bir kıza inandım hem de kandım
Beni bırakıp giden kulu ben ne yapayım
Acılar bana düşman çileler dert ortağım
Su donar ateş söner kurur yeşil ırmağım
Şiirler vefat eder toz olur gönül dağım
Alev topu gözyaşım külü ben ne yapayım
Geceler yarı çıplak günahlarım silinmez
Zamanı idam ettim gün hangi gün bilinmez
Vuslat oku saplandı artı derdim bölünmez
Talandır gönül bahçem gülü ben ne yapayım
Öfkelendi dalgalar rakım masada kaldı
Kalbim kıyıya vurdu salı ben ne yapayım
Doldu benim miadım dünya uykuya daldı
Ölüm tetikte bekler şalı ben ne yapayım
Kayıt Tarihi : 25.3.2017 13:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!