semaver çayının tadında
bir mutluluktu yaşadığımız
bu günse o çayın türeviyle
avunuyorum sadece
her sokak bir yatak
benim için bu günlerde
her karanlık bir yorgandır
çekiyorum üstüme...
ne şehir şehirdir artık
karbonmonoksitle sarmaş dolaş
ne mevsim mevsimdir
sabah güz, öğle yaz,
akşamları hepten kış...
söyle sevgili
sen miydin bu şehri terazide tutan,
sen miydin zamanı
bana zamanında yaşatan,
hayatımın anlamı sen miydin söyle
sen miydin gidişinle herşeyi alt üst eden
hak etmediğim bir ayrılığı
yaşıyorum şimdi
boğazıma tıkanırken lokmalar
bir yandan
içtiğim sular zehir olur ardından
bak duvarda duruyor hala
komşu kızı hayriye ile
dokuduğun kilim
ben mecnun'um sevgilim...
şeftali çiçeğinin açışına benzer
gülüşlerin vardı
mevsimin bahara dönüşen
günlerinin sevinciyle
orantılı bir sevinçti bizimkisi
bir avuç sevgiyle geçiniyorduk
ve mutlu olmasını da biliyorduk
bu günlerde hangi sokağa çıksam
o sokak karanlık
hangi eve yönelsem
kapılar sürgü yüzler hıçkırık
bir ben varım bu şehirde
sanki bir de yalnızlık
ama aptal değilim
ben mecnun'um sevgilim
sen dağlara rüzgarı sordun mu hiç
ay manzaralı gök yüzüne bakıp
uluyan çakalları bilir misin
ya da aşkı için
iklim iklim gezen mecnun'u
eğer beni harbiden sevmişsen
ve bugünde çekip gitmişsen eğer
ayrılığı da yaşamışsındır
ruhun ölmediyse
yaşamışsındır yalnızlığı
seni nüfus kayıtlarından
değil herkes güzelliğinden tanırdı
güzellik seni görse
kendinden utanırdı...
dudaklarım yanıltmasın seni
her sevgiliye konduramam
ben öpücüğümü
ve her ırmaktan da su içemem
artık...
düşlerim bu yüzden kuraktır bazen
bazen buram buram ayrılık kokar
mevsimlik elbise gibidir sevmek
giyerken bir yanıma
diğer yanım derilir
yıllardır hamallığını yaptım
ben fedakarlığın...
belim bu yüzden eğiktir işte
ayaklarım yanıltmasın seni
yeminliyim giremem yüreğinden içeri
seni seviyorum denklemini
bir türlü çözemedi bilim
ben mecnun'um sevgilim...
lacivert karanlıklar sokağından süzülen
dantelli bir hüzündür
ufuklarıma çöken
her kirpiğin uzaklarda bir filiz
her gülüşün yeşeren bir güneş çiçeği
bu çiçek şımartmasın
bu eşsiz güzelliği
çıkarım balkonuna
tozpembe duyguların
şakır durur bülbülce dilim
ben mecnun'um sevgilim...
yaşadığım şehir mahkeme,
sen hakim, ben suçluysam eğer
kır kalemini koy hükmünü
zaten asmışım darağacına ben
dünümü, bugünümü
titremesin ellerin yutkunma
öldür,
sen uğrunda ölecek kadar özelsin
öldür,
bedenimi sarhoş atlar çiğnesin
öldür,
sen öldürürken bir başka güzelsin...
Talip BALCI Ağrı 2007 ocak
Talip BalcıKayıt Tarihi : 26.11.2007 21:51:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bu şiir bir türlü leyla olamayanlara; ırmak'lara, duygu'lara, sevda'lara, kısacası bütün kızlara ithafen yazılmıştır... düş hekimi
![Talip Balcı](https://www.antoloji.com/i/siir/2007/11/26/ben-mecnun-um-sevgilim.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!