Ben Köyümü Özledim. Şiiri - Nisari Özdoğan

Bıkar oldum gayrı şeher yerinden.
Bir yamaçta köy görmeyi özledim.
Çökelek, yumurta, peynir, birinden,
Yufka ile ot dürmeyi özledim.

İtimat var, güven şüphesiz şeksiz.
Notersiz, senetsiz, bonosuz, çeksiz.
Zamansız, süresiz, faizsiz, eksiz,
Selam ile iş görmeyi özledim.

Her zaman tuz ekmek var sofrasında.
Suyu abuzemzem, bakır tasında.
Toprak damlı, zemin, köy odasında,
Bir büyüğe yer vermeyi özledim.

Şafak ile kalkıp, tarlaya koşup,
Toprakla beraber yoğrulup, coşup,
Yorulan öküzün yerşne koşup,
Boz eşşekle çift sürmeyi özledim.

Ayağımda çarık öküz gönünden.
Toz eksik olur mu? harman gününden
Çakmak taşlı tahta döven önünden,
Dirgen ile sap sermeyi özledim.

Sap içine girip gece yatmayı,
Yaba ile yele tınaz atmayı,
Deredeki sudan balık tutmayı,
Sapan ile, av vurmayı özledim.

Üzerine nazarlıklar taktığım.
Ateşine bağdaş kurup baktığım.
Üfleye üfleye zorla yaktığım,
Tezek, saman, kes, kermeyi özledim.

Teknoloji yokken eski çağlarda,
Her çubukta bir yük üzüm bağlarda.
Kuzuları yamaçlarda, dağlarda,
Yayıp yayıp, doyurmayı özledim.

Bunca yıl sırrına eremediğim.
El açıp da 'yağdır mevlam' dediğim.
Yağmur duasında dağda yediğim,
Mis kokulu kavurmayı özledim.

Çıplak ayak ile çaydan geçmeyi,
Testiyi başıma dikip içmeyi.
Kışa hayvanlara yemlik biçmeyi,
Keteğeni, sıyırmayı özledim.

İmecedir, para olmaz emeğe.
Düğün, sünnet, bayram, iftar yemeğe.
Dellal var gerekmez, tek tek demeye.
Buyrulmayı, buyurmayı özledim.

Düğün başlar davul ile saz ile.
Bayrak damda dalgalanır naz ile.
Düğüne daveti, damdan söz ile,
Bağırarak duyurmayı özledim.
.