BEN KÖY YERİNDE DOĞMUŞUM
Ben köy yerinde doğmuşum
Her zaman derim şanslı olduğumu
Bir çakmak taşıyla kesip
Bir anız da atmış
Göbeğime anam ilk düğümü
Geçim hali
Kimse hesabını tutmaz insanın
Ne doğduğunu bilir
Ne kaçıncı çocuğunun öldüğünü
Sorsan tövbe bilmez
Gerdeğe nerede
Nasıl girdiğini
En geç altıncı ayında unutmuştur
Ne zaman olmuş düğünü
Ama
Çeyiz sandığına kertmiştir
Sarı düğenin, kara boğaya
Kısrağının azgın aygıra çekildiği günü
Karın mı doyurur
Bir dana fazlamı getirir
Keçi ikiz oğlak mı doğurur
Devlette hatırını mı saydırır
Nesine gerek sevgililer günü doğum günü
Sosyetenin oğlak
Sömürenin fırıldak burcu.
Bakmayın
Siz söylersiniz
O dinler
Eh,
Ayıp olmasın işte
Dinler ama
Bu tür
Geyikler ırak ona
Dikkat edin gülecektir size
Yırtık pabucundan dil çıkarıp parmak ucu
Koca denen Allahın öküzü
Sanki sevişmeleri
Öyle balyozla taşı delmiş gibi bir murcu
Zati hiç inmemiş ki devletin yükü
Sırtında yüreğinde taşır yıllarca
İçine tonlarca
Baskının biriktiği hurcu
Bir yanda töreler
Bir yanda din iman sosyal baskı
Yüreğinde öldürdüğü aşkı
Düşünmek yürek ister
İndirmek kimin harcı
Hep bir kör bıçaktır
Yara üstüne yara
Yapılanlara hıncı
Vaay hocem vay
Anan var ya
Ne yapsa hata
Ne dese yanlış
Şu zamlar zulümler bile onun suçu
Kahpedir, haspadır,
Kıssadır aklı
Uzundur saçı
Bir uğursuzluk mu oldu
Gök keçi bir ölü oğlak mı doğurdu
Ayetlerle çerçevelenip
Gelir kadına dayanır işin ucu
Vay hocam vay
Nesine
Akrepmiş
Keçiymiş
Kovaymış
Helkeymiş sitilmiş
Nesine gerek öküz burcu
Bir tek şeyin hesabını bilir
Anasına
Atasına
Ağasına
Toprağına
Ve sonracığıma
Allah’tan önce belletilmiştir
Kocasına olmayan borcu
Ama demesem
Kadirlik olur
Haksızlık olur hani
Bir sevmeye görsün seni
Gülün şahı
Tutkunun padişahı
Sevdanın lekimşahı
Açar ki yüreklerinde
Öylesine dağların kekiği
Yarpuzu kokar burcu burcu
İşte
Hayatla kavganın
Hasretin sefaletin tohumuyum ben
Göllenmiş acılarla doluyum
Öyle geviş getirmelerin değil
Süslü sevişmelerin değil
Böyle bir dayatmanı oğluyum
Kaçak güreşi hiç sevmem
Beceremem satılmayı satmayı
Dayatmayı beceremem
Üç kuruşluk çıkar için
İblisle yatmayı
Çiğ süte su katmayı
Kahpeliği
Karanlıkta göz atmayı beceremem
Siz ki
Halka lümpenliğin
Kahpeliğin ihanetin siyastini yapan
Sen derdine
Sen kendine yan
Biz çoktan bozduk
O namertlik denen orucu
Sen ki
Sehliğin teslimiyetin politikasını dayatan
Siz günahını Mekkelerde satan
Alacağı var hayattan
Anam çoktaan ödemiş o borcu
Saftır sefildir sehtir ama
Sanma ki
Bu yoksulluk, sabilik
Bilmez değildir kimin suçu
O sıktığı yumruğu açta gör
İçinde sıkışmış bir dinamittir
Biriktirdiği hıncı
Uzun lafın kısası
Bir yanından çayır biçersin
Bir yanağından acı içersin
Hayat dokuz doğurtan bir sancı
Mahmut Nazik 15. 5. 2009 Mersin
Sehlik: Vurdumduymaz, aldırmaz, aptal; dalgınlık.
Mahmut NazikKayıt Tarihi : 15.5.2009 19:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

O namertlik denen orucu
Sen kendine yan
Sen derdine yan
Ben çoktaan ödedim o borcu
Benim alacağım var hayattan
yaşayan canlıların hepsininde hayattan birşeyler alacakları vardır elbet tebrikler değerli şairim yüreğinize sağlık tam puanımla sayfamda
TÜM YORUMLAR (2)