Ben’i Arıyor Aşk Şiiri - Hayrettin Taylan

Zaman s’onun da rüzgarını biçiyor,içimdeki fırtınalar hırçınlaştığında.

Kendi kayıplarımın kum saati hapsolduğum yalnızlıklara dökülüyor.

Aşk yere saçılıyor.Statüko ile gerçek sevenler arasında bir seçim yapıyor yaşadığım tarih.

-Özlüyorum sen savaşlarını.Bazen Çanakkale kadar önemli oluyor uzak kalışın.Düşmanın değilim ki fethine geleyim.Ki ben zaten ilk Fatih’indim. Bizans düştü diye bu kadar nefret reva mı?
-Ulubatlı Hasan gibi yaralıyım; ama aşk surlarına senin bayrağını astım.
-“El “ güzeli görüyor ve fethime gelmiyor. Her yerde kurşunların var.

T’anım/sız'ım sular aynasında.Eski sevgilinin postu üstünde ibadet edilir mi ki? Seccadeni neden götürdün ki?

-Şiir gibi dua edilir mi ki? Ki ben Yusuf değilim.Olmak da istemem.
Önce köle olmam gerekecek, sonra kuyuya atılıp Mısır’a gitmek.Yol çok, oyun çok.Ki öyle Züleyha kaldı mı ki? Bırak bunları sevgili eski moda aşklar ısmarlama bahtımın tarihine. Talihim ile takdirim sana
bir aşk cevheri yarattı. Bırak kendinden gitmeyi…Öyle bırakıp gitmelerin masal perisi olmak kolay değil. Ben masalcın olduktan sonra sen Manas destanı kadar uzar gidersin bir ömür.

-Düşleyebiliriz belki.Eskimezlerin gizlerinde aşk kırıntısıyla beslenmiyorum bilakis.Benim aşkım mercanlığını senden alıyor.

“İnci “isyan eder mi benzetmelerime.Kifayetsiz kalmasın
durulmuş özlemler.Tanımı yapılmış bir sevda yeleğim yok.
-Ruhumda akan lav ırmağının dersindeyim. Yakarak gitmenin silinmeziliği kül oluyor kul olduğum aşkına.

-Özlerinde birikmiş kendine aitlerin can dairesindeyim. Aşk camını kırdım.Kırlangıçlar seni anlaması için kırık canlar mahzeni sundum.
-Yalnız değilsin “tırtılın” da yalnız. Yarın kelebek olmaya çok yakın.

Bakışlarında düş derleyen hazan emekçisiyim.Devrimci olamadım bir türlü.Bütün devrimciler sokaklarda zaten Fişlenmiş, dışlanmış,azınlığın maşası olarak başkalarına köz oluyorlar zaten.

Cilt cilt yitirilmiş bekleyişlerin arşivindeyim.Entelektüel bir aynam var.
Devrimci olmamı bekleme.O kadar küçük işlerle uğraşacak zamanım, öyle morfinlenmiş beyinlerle ussal dirilişler bekleme benden.
-Devrimci de evrimci de başka güzellerin başakçısı da değilim bilesin.

-İnce çizgilerin çizemediği ilginin çizim başındayım. Al kalemim ile aba alemim seni çiziyor.
-Gökkuşağını andıran bir çardağın ortasındayım. Yedi penceresi var. Yedi aşk kıtayı gösteren atlasın en mavi, en yeşil,en koyu, en huylu,en senli demlerin enginiyim. Anla işte. Güllerin ve gül cemalin eksik.

-Zarafetinin zerleri dökülüyor sevi hazineme. Beni kuyumcu kılıyor
sevilesiliğin. Bakılası gözlerin, okunası sözlerin, dokunalası tenin, okyaşası saçların, çekilesi nazların, hesapsız cilvelerin ha bir tadılası yemeklerin an ve aşk arşindeyim. Gel de seni bulma.

-Duyamadığımsın.Gidip de gelemediğimsin aşk kendine kent olurken.