Ben Hüznü Ağlamakta Tanıdım

Nurten Tarım
660

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Ben Hüznü Ağlamakta Tanıdım

Dokunmak istesen de mavilere doğan güneşe
Seyredecek aynalar
Zamana dur diyemeyecek güzelliğin
Sessizliğine yürüyecek her doğan gün

Tenine kadeh tutacak
Gönül tellerini ateşlerken kar
Okunacak cehrenden iz bırakan yıllar
Nefeslenirken saklanmış simalarda
Dile gelecek özlemi renginde
Rüzgar terkisine binmiş bir bulut
Ve diyecek adı olmayan aşka
Ben hüznü ağlamakta tanıdım

Gün gelecek alışacaksın yalnızlığa
Düş yatakları sereceksin dost anılara
Uyandırmak isteyecek gözlerini
Tek dostum dediğin yaşların
Karanlıkları büyütecek
Gün hüznünü boşaltmış geceler
Dalarken odanın ayazı
Susmaların yorgunluğundaki resimler
Veda cümleleri bu değil dercesine
Sessizliğine kanat çırpacak kelebekler

Ayrılığa akşamdan tebessümü mü
Zaman çöküşü başlarken şakaklarında
Beden dilini kapatacak bin ahlar tövbeler
Mutlulğun busesi söbelerken seni
Oyuncağını kaybeden çocuklar gibi
Ruhuna akacak duyguların renkleri
Yakın olmak için bahar kokulu hayallere
Rıhtımına yaklaşacak masal gemileri
Kucaklamak için ay süzmeli yıldızını
Bakışınla yazarken sevdalı sözleri
Başka bekleyişlere açılacak ellerin

Zamana dur diyemeyecek aşkı anlatan gözlerin
Son elveda öpücüğünde sergilenecek yaşadıkların
Beden albiseni asacağın dolapta kilitlenecek
Gözlerde izlediğin nefesleri
Günde güneş ömrü iki avuç arası olsa da
Gitmedim bitmedim dercesine
Rüzgarla dans ederken ağaçlar
Kalbinin söylemesinde açacak çiçekler
Ve sen
Yar adını düşürmemek için akan ırmaklara
Suskunluğunda saklı kalacak sevda yağmurları

Nurten Tarım
Kayıt Tarihi : 31.5.2010 04:00:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nurten Tarım