geçen kış bıraktığım yerde beklerken bulurum her bahar onu,
kaçıncı nefesimin, kaçıncı baharıydı bilmem ilk sevdiğimde kokusunu,
ama hatırlıyorum, fındık kadar ancak vardı memelerim,
ve yüzümde oturmamış mimikler,
elmacık kemiklerim daha irileşmemiş,
pantolonlarım henüz oturmuyordu kalçama,
daha beklenen misafirdi yirmilik dişlerim.
ve hiç gelmeyecek sanırdım, yirmili yaşlarım.
ellerin ceplerinde, dudağında ıslak bir ıslık,
sokağıma girdiğini anlatırdı ayağındaki çarşamba topuk,
iki dişinin arasına sıkıştırdığın sigaran birinci,
ve dilinin değdiği o bahtiyar kemik bir inci.
kaşlarında belli belirsiz bir çatıklık,
paçalarından dökülüyor sokağa delikanlılık,
yaslandığın sokak lambası, sönük yanında,
ilk bakışın takılı hala asmalı cumbada.
delikanlım, nara bakışlım,
kaç bahar geçti üzerimizden,
kaç sonbahar kandırdı bizi 'bu sefer sonum' diye.
paslanmış olabilir sesim nisan yağmurlarından,
bıkmadın değil mi, bu ihtiyar kız çocuğundan?
//Del!
Serap Orhan ÇakarKayıt Tarihi : 5.3.2011 22:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (3)