senin yokluğuna doğru bu yolculuk
kabul edilebilir bir yanı yok!
yanıbaşımda akıyor asi nehri
ve uzaklaşıyor gittiğim yollar;
ben yandıkça kayboluyorsun...
dağlarına bakıyorum son defa;
iki yanım iki sıra,
biri yükseldikçe alçalıyor diğeri;
ben gittikçe sen geliyorsun...
beğenmiyorum kaptanın öngördüğü şarkıları
bizim şarkımıza veriyorum kulaklarımı
ve kayboluyorun ıssız alanlarda
uyuyorum...
düşlerimden kuşlar kalkıyor o sıra;
yüreğim asi olup dönüyor geriye kanatlarıyla kuşların;
her kanat çırpışında o kadar yakınım sana...
dudaklarım kuruyor güneşin sıcağından
rüzgarın serininden
topraktan sızan suları içiyorum
sen geliyorsun sonra
o an canlanıyor doğa
mayıs geliyor birden;
halaya duruyor antakya dağları...
uyanıyorum sonra
beyaz bir örtüyle karşılıyor dağlar beni;
yine kayboluyorsun mayıs karanlığında...
oysa en çok mayıs ayında seviyordum seni:
gözündeki yaşı
alnındaki teri
emeğini...
zaman alıp götürüyor beni
sen hep yirmibir yaşında kalıyorsun...
Kayıt Tarihi : 1.5.2005 01:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
rüzgarın serininden
topraktan sızan suları içiyorum
sen geliyorsun sonra
o an canlanıyor doğa
mayıs geliyor birden;
halaya duruyor antakya dağları...
Bilirim dost o dağları,gençliğimi yaşattın var olsun kalemin.tebrikler.
sen hep yirmibir yaşında kalıyorsun...
Şiir güzel final mükemmel sevgili Ufuk Yüreğine sağlık tebrikler
sen hep yirmibir yaşında kalıyorsun...
Yüreğine sağlık...Dokunaklı bir anlatım
Muharrem Çetinkaya
TÜM YORUMLAR (6)