Ben En Çok Geceleri Seviyorum! ..
Gündüz hiç olmasın, istemiyorum!
Gündüzleri acılar içinde kıvranıyorum.
Kalmadı ağzımda diş dişlerimi sıkmaktan,
Düşecekmiş gibi ağrıyor çenem.
Çoluk çocuğumun, eşimin yüzüne bakamıyorum!
İşim yok, param yok, yok aşım…
Yok Soysal güvencem.
Bir yerlere gidemem, yol yürüyemem,
Hareket edemiyorum.
Bakkal, manav para ister ev sahibim,
Kasaba uğramıyoruz zaten!
Kirli yorganımın içinde iki büklüm,
Kıvrılmış, yarım yaşarım ben!
Çocuğum halimi görürse kahrolur,
İnsan kılığından çıkmış gibiyim,
İstediklerini alamıyorum,
Ona babalık yapamıyorum,
Kucağıma alıp da sevemiyorum! ..
Eşim çekiyor her türlü kahrım! ..
Tezgah altı yiyecek toplayıp gelir, dağıldıktan sonra pazar...
Az çürük olanları bana yedirir, kendisi çürükleri…
İş olursa aparduman/apartman temizliğine gider,
Uyuşturucu iğnem için.
Sağ olsun komşu iğnemi akşamları yapıveriyor.
O iğne olmazsa ben yaşayamam!
O iğne olmazsa uyuyamıyorum!
O iğne benim varlık nedenim!
Rüya bile görüyorum, kırlara gidiyorum, ormana, sahile gidiyorum.
Top oynayabiliyorum, koşabiliyorum,
Okey, masa topu bile oynayabiliyorum.
Arkadaşlarım oluyor, akrabam, çevremde eşim dostum!
Oyun oynuyor, gülüyor, rüyamda eğleniyorum.
Uyanıncaya dek.
Ben, akşamları bu yüzden seviyorum!
Ben rüyamda yaşıyorum, uyanıkken ölüyüm!
Ben en çok geceleri bu yüzden seviyorum! ..
Ben en çok geceleri seviyorum! ..
Mavi, taşlanmış kotlarınızı güle güle giyin!
Köşe döndüler, saraylar diktiler bizim yüzümüzden!
Olmadı hiç sosyal güvencem,
Koruyucu güvenlik malzemesi, araç gereçleri verilmedi giydiğiniz kotları taşlarken bize bilin!
Bir maske bile verilmedi ve bir bezle örttük ağzımızı, burnumuzu, duyun! .
2-3 Metre karelik, (kum boşa kaçmasın diye) kapı ve pencereleri kapalı merdiven altlarında üşüdük, anlayın! .
Ne devlet duydu bizi, ne hükümet gördü.
Herkes hem sağır, hem de kördü!
Sonunda olan bize oldu!
Yataklarda bakılır olduk, isterken çocuklarımıza bakalım...
Siz, ey insanlar, taşlanmış kotlarınızı güle güle giyin.
Siz kat üstüne kat çıkın kotçular; ihracatçılar mal üstüne mal koyun!
Siz İsviçre' lerde gizli hesaplar açtırın;
Siz ülkemin her karışını satıp savın pay alın!
Karun Hazineleri' nizin üzerine kurka yatın! ..
Bırakın ben öleyim!
Kayıt Tarihi : 8.12.2010 10:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Birilerinin salyalı köpekleri hareket ettirmezken, O birilerinin mal varlığı kat kat artarken, Türkiye' ye güvenmeyip, NEREDEN GELDİĞİ BİLİNEN/BİLİNMEYEN PARALARINA İsviçre' lerde sırdaş hesaplar açarken, Kral çıplak diyenin başı ezilirken, Özgürlük derken cop; Barut kokusu olmasın, mürekkep lekesi olsun derken biber gazı… Üniversite derken baskı, zulüm, YÖK ve başında YOK! Al sana çağdaş, özgür, demokrat TÜRKİYE! ... VAY BENİM GÜZEL YURDUM, VAY BENİM GÜZEL İNSANLARIM VAY, VAY, VAY! ..
sevgi ve selamlar efendim :)))
Güneş acılara doğuyor, güzellikler rüyalarda yaşanıyorsa şiirde de hüzün olur elbette.
Anlamlı, insanı insanca düşünmeye yönlendiren, akıcı çok güzel bir şiir okudum Sayın Ahmet Emer, tüm yüreğimle sizi kutluyorum. Hep mutluluklarınıza doğsun güneş
Selam ve saygı ile
TÜM YORUMLAR (18)