Ben de bilirim gülü çiçeği börtü böceği yazmayı
Ben de duyarım şırıl şırıl akan suların sesini
Ağlayanların, sesime ses veren dağların aksini
Ölen kuzusuna ağıt yakanların yasını
Bilir misiniz keçi yollarında yalın ayak yürüdüm
Ayağıma batan dikenleri çıkardım iğneyle
Çorak tarlalarda hep umudu hasat ettim
Ekmek dedim İki camızı bir yumurtaya güttüm
Bilmeniz, hissetmeniz mümkün mü bunları
Yalnız yaşayan alıç ağacının gölgesine sığındım
Azığım eşme başlarında soğan ekmekti
Bin bir nakışlı azık çantamda bazen omaç
Mutluluğu böyle bildim böyle sandım
Kırlarda doyasıya yemek, eşmelerden doyasıya içmek
Benim yaşadıklarım içinde saltanatımdı
Ciğerlerime çektiğim hava özgürlük yanımdı
İkide bir bunları hatırlatmayın sakın
Acıların ve yoksunlukların en alası şimdi başlıyor
Şimdi gülün rayihasını bülbülün şakımasını değil
Olacaksa bir gelecek onun acılarını hissetme zamanı
Her gün şırıl şırıl akan kanları unutmamak
Yenilir yutulur olmayanı yiyip yutmamak
Verilen namus sözlerini tutmak zamanı tutmak
Ben de bilirim sahilde göz alan yakamozları
Alçalıp yükselen dalgaları yutan dalgaları
Acılarla ağlayanları duymamak sağırlıktır
Yüzler çevirmeyin kapatmayın kulaklarınızı
Çalanlara göz yummak çalmak kadar bayağılıktır!
En işlek caddelerde hüzünleri, hazanları görememek
En parlak ekranlarda yılışıklara öfkelenmemek
Ey adalet ey özgürlük demek, diyememek
Yutkunup yutkunup sabretmek, sövememek
Hiç mümkün mü insan kalabilenler için
Kayıt Tarihi : 23.1.2023 16:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!