Pancar ekme vakti,sene elli dört,
Türkmenmecdiye’de dünyaya geldim.
Hanede yoksulluk, dağarcıkta dert,
Tasanın, çilenin içine daldım.
Yaradınca Hüda, rızkımı verdi,
Anam ne bulduysa önüme sürdü,
Yaşım ilköğretim çağına erdi,
Bir anda kendimi okulda buldum.
Nüfus kalabalık, odamız tekti,
Babam köy dışına bir kondu dikti,
Kaçak diye devlet başıma yıktı,
Gözyaşıyla, enkaz altında kaldım.
Kahırlandı baba, terk etti köyü,
Sahiplendi bizi dedeyle dayı,
Hüzünle geçirdik bilmem kaç ayı,
Mahmudiye’ye de göç ile geldim.
İlkokulla orta epeyce yordu,
Öğretmen okulu sıraya girdi,
Üç yıl diye gittim, altı yıl sürdü,
Sonunda bitirip öğretmen oldum.
Bingöl’de başladım, sonra Sakarya,
Her taraf yemyeşil, dalgalı derya,
Sılayı insanın canı çeker ya,
Çekti Eskişehir, gurbeti sildim.
Bulunca cananı yuva kuruldu,
Evime bağlandım, hayat duruldu,
Sevgiye, saygıya önem verildi,
Eşimle hayatın yükünü böldüm.
Dokuz yüz seksende doğunca Barış,
Başladı hayatta bitmeyen yarış,
Seksen dört,Ahmet’i kucakta görüş,
Çiftledik evladı, neşeyle doldum.
Yaşarken iç içe hüznü, kıvancı,
Doksan beşte çöktü içime sancı,
Kaybettim babamı, kavurdu acı,
Zannettim ki ben de onunla öldüm.
Geçirdik sevgiyle bugünü, dünü,
Maziye gömüldü bir yığın anı,
Yirmi altıncı yıl mesleğin sonu,
Kuyrukta üç aylık maaşı aldım.
Emekli olunca bir süre gezdim,
Şairler içinde okudum, yazdım,
Sabırla düşündüm, eledim, süzdüm,
Kimine göz oldum, kimine dildim.
Gönül bazen kondu, bazen de uçtu,
Halil’im elli yıl böylece geçti,
Yuvamda nadide iki gül açtı,
Mevlam’a her zaman duacı oldum.
HALİL GÜRKAN
Halil GürkanKayıt Tarihi : 17.4.2009 23:19:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!