YAZ YAĞMURU
Ben Bir Yaz Yağmuruyum(?)
Gözlenir Yolum...
Beklenirim! Özlenirim
Fakat..
Fakat bilirim ki;
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
çok tatlı bir dille, kendiliğindenmiş gibi gelen bir özgüvenle, kendinizi ne güzel anlatmışsınız; hayran oldum doğrusu...
ve neler neler çağrıştırdı bende mısralarınız...canlar kurban böyle yaz yağmuruna...
tabii ki tam puanımla antolojimdesiniz...
Şiiri ve şaireyi anlayabilmek için birkaç kez okunmalı şiir... Bende öyle yaptım...
Şaire, 'Ben Bir Yaz Yağmuruyum' diyor... Yaz yağmurlarının karakteristiği vardır, ona benziyorum demek bu... Nedir o karakteristik özellikleri yaz yağmurunun?
- Anidir... Genellikle beklenmedik anlarda yağar... Bir bulut çıkar kenarlardan, kısa sürede gökyüzünü kaplar... Hazırlıksız yakalar...
- Ne kadar yağacağı kestirilemez... Bazen bir serpinti, bazen bardaktan boşanır gibi... Sellere neden olan..
- Uzun sürmez yağması... Ve toprağı terketmesi... Yağar, yağmasıyla 'toprağın kokusunu' etrafa yayar ve döner geldiği yere...
- Sıcak yaz günlerinde bunalan toprağa 'cansuyu' gibidir...
Buradan varılacak sonuç şu olmalı...:
- Şaire 'habersiz gelmeleri' severim diyorum... Plansız, beklentisiz... O anki 'doluluğum' neyse o kadar yağarım... Bazen 'gönülleri alır geçer', bazen 'doyasıya' kanarım...
- Gelmelerim gibidir gitmelerim... Aniden, habersiz gelir; 'törensiz' giderim...
- Sıcağın bunalttığı toprağa düşer gibi, 'yanan-kavrulan gönüllere' gelirim... Ama kalıcı değilim...
Tesbitlerin ışığında bir 'karakter' çıkıyor ortaya... :
'Çabuk karar veren, uygulayan, kimselere danışıp sormayan, ortalığı velveleye vermeyen, plan-program yapmayan, ihtiyacı olduğuna inandığı gönüllere su serpip geçen, o andaki ruh haline uygun biçimde bazen dolup taşan, bazen aheste bir salınımla uğrayıp giden... Ama giderken de geldiği gibi giden...'
Ne denebilir ki? Kimimiz 'ağır kanlı', sakindir.. Kimimiz 'hızlı ve atak..' Şaire, 'ben ikincisiyim' diyor... Ve ekliyor... 'Nehir kenarına yağanlar', bir çeşnidir, değişiklik arzusudur... İhtiyaca cevap vermek değildir... Oysa yaz yağmuru olup, 'kuruyan toprağa düşmek', yanık gönüllere 'ilaç olmaktır... Derman olmaktır... Şifa dağıtmaktır..'
Şiire yorumum budur... İsabet var mıdır, yok mudur şaire bilecektir...
Anlamlı şiire 'tam puan' verip, listeme alacağım... Ve Metanet Hanım'a başarılı çalışmalar dileyip, saygı, sevgi ve selamlarımı bırakacağım...
Mustafa Bay
'GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ'
“YAZ YAĞMURU' ŞİİRİYLE SÖYLEŞMEM…
Demek ki yaz yağmurları şairenin dediği gibi imiş. Belki de o bunaltıcı sıcaklarda gerçekten bir nebze serinlemek için istenilen, toprağın çok çok çorak kalması halinde, yarı yarık olması halinde bir damlasının bile büyük değer kazandığı yaz yağmuru olmak gerçekten çok farklı imiş.
Yaz yağmurları genelde hafif bir serpintidir toprak için. Canlılar için bir soluk alma payesi gibidir. Okşanan bir gönül gibi serinlik veren ılık bir rüzgâr gibidir. Ama hiç umulmadık zamanlarda da bir anlık sellere dönüşebilir. Hatta bazı zamanlarda hiç istenmeyecek, hasar veren, kırıp döken, ezip geçen doluya dönüşebilir yaz yağmurları.
Bu gibi durumlarda da saç baş yoldurabilir, garibana, köylüye, çiftçiye, bağ – bostan sahibine…
Keşke öyle gel denildiğinde gelip ılık ılık bir serinlik kaynağı olsa her daim… Keşke başımızın üzerinde gri bir tül gibi salınıp bizi güneşin kavurucu sıcağından korusa ve her daim baş tacı olsa…
Yaz yağmurlarının fazlası genelde istisnadır. İstendiği zaman da gelmez. Kendi keyfince dolaşır sonsuz ve özgür maviliklerin derinliklerinde. Canı isterse kurumuş dudaklara, yanmış gönüllere bir damla su olur, lütuf olur, kerem olur. Dilerse yine keyfince ikramkâr olur. Cömert olmasa da zaman zaman himmetle iner toprağın bağrına, belki de sadece bir soluklanmaktır amacı. Sonra mı? Fazla duramaz zaten indiği yerlerde de… Kısa zamanda tekrar buharlaşır ve geldiği gibi özgür maviliklerin derinliklerine çekilir umursamadan. Görünmez bile kendi tahtında… Gittiği yer de, soluklandığı mekân da kendi bahtıdır aslında.
Yanmışların, yakılmışların ve hatta kavrulmuşların çağırdığı, ihtiyaç duyduğu an görünmez ortalıkta. Dualarla açılsa da eller, kendine açılırmışçasına, görmek istemedikçe inmez aşağılara, düşürmez bir damla gözyaşı misali ufacık bir serinliğe vesile olacak tek bir damlasını… Arandığı, istendiği zaman kıymete çeker kendini… Herkes, her şey neye muhtaç olduğunu bilsin diye.
Nerede o gel denilince gelecek yaz yağmuru… Biz mi değiştik, zaman mı değişti yoksa… Bekleyişler mi farklılaştı, yağmur duaları mı dijitalleşti, teknolojikleşti acaba…
İkinci bölümde şaire ne tür bir yağmur olduğunu daha net bir şekilde ortaya koymuşlar. Tıpkı benim yukarda bahsettiğim özelliklere aynen uymuşlar.
Sellere dönüşüp bentleri aşan bir yaz yağmuru da olmak var. Hani derler ya, aptal/ahmak ıslatan cinsinden değil…
Bekleyemez, beklenemez… Muhtaç olanlara gider. Susamış topraklarda bulur kendini…
Belki…
Hangi toprak yaz sıcağında suyu kaldıramaz, hangi toprağa yaz yağmurları ağır gelir ki… Öylesine bir emer ki toprak sessiz sessiz ve için için. Yanmışlığını, susuzluğunu öylesine gidermeye çalışır ki… Her bir damlasının hazzını, tadını ala ala… Betin benliğiyle sarıla sarıla… Hele bir düşmeye görsün toprağın bağrına. Bak, nasıl kaa sevdalı buluşması gibi sarıp kucaklar, nasıl bağrına basar…
Afete dönüşmedikçe, zarar vermeye meyletmedikçe öyle bir kabullenir ki o toprak…
Var olmanın temelinde su ve toprak esastır. Hava ve güneş de diğer unsurlardır. Zaten bu şiirde de bu dört temel unsur, bazıları element diyorlar, hakkıyla yer almış.
Yine bazıları bir şiir de bu dört elementin geçmediği şiirleri şiirden saymıyorlar… Ne demekse ve ne hikmetse…
Offf… Offf… Offf…
Yanıyorum, kavruluyorum diye feryat edeni duyabilecek mi bu yaz yağmuru?..
Duysa da hemen derde deva olabilecek mi? Bütün serinliğiyle muhtaca çare olabilecek mi?
Yoksa sadece gürleyenlerden mi olacak?..
Ne güzel bir ifade şekli…
Nehir kıyısındaki toprağın yağmura hasreti ihtiyaç duyduğundan değil, sanki arada bir değişiklik olsun cinsinden bir gelip geçsin. Gel geç duygular gibi. Olsa da olur faraziyeleri gibi…
Toprağın suya, suyun toprağa bağımlılığı, iptilası unutulabilir mi?
Böylesine her daim birbirine muhtaç, muhtaçlıktan da öte sevdalı iki varlığın birbirinden uzak kalması düşünülebilir mi?
Yaz olsa daha çok makbuldür toprak için, kış olursa doymalıdır varlığıyla, ta derinliklerinde biriktir biriktire. Kendinden bir parça gibi içinde toplaya toplaya… Ama mutlaka olmalıdır sevdalıların aşkı gibi bu ölümsüz birliktelik.. Yoksa her şey yokluğa, zorluğa, telafisi olmayana döner.
Değil nehir kıyısında, göl kenarında, deniz kenarında ve hatta etrafı suyla çevrilmiş dahi olsa, her durumda toprağın suya, cana ihtiyacı vardır. Birinin olmadığı yerde hayatın varlığından bahsedilemez.
Canlılıktan, yaşamaktan bahsedilemez.
Her ikisi de birbirine hem renktir, hem de özellikle candır can…
Çok güzel olmuş. Akıcı, etkileyici, içten kopup gelmiş. Yanan gönüllere yağan yağmurlar misali kimi zaman serinletmiş düştüğü yerleri, kimi zaman sellerle yıkmış bentlerini.
Sükûneti de barındırıyor içinde, öfkeyi de… Özlemi de dillendirmiş, sitemi de…
Çok güzel olmuş. Beğenerek okudum.
Bazı yerlerdeki büyük harfle başlayan kelimeleri anlayamadım. Neden büyük harf?
Bazı yerlerdeki ikinci cümlelere de acaba, der gibi bir yaklaşımla baktım. Dize olsa daha mı iyi olurdu der gibi…
Takdir ve tebriklerimle ve içtenlikle kutluyorum Metanet Hanımı.
Dostça ve sağlıcakla kalınız.
Saygılarımla….
“GERÇEK DOSTLAR BİRLĞİ”
Kimine göre 'yaz yağmuru yağar geçer' derler ama arkasında iz bırakır.Zor şartlarda oluşur ve kuruyan toprağa can katar.Dizelerinizde, gitme zamanını bilmek gerek, dediğiniz gibi çabuk gider.Anlamlı ,akıcı,güzel şiirinizi ve yüreğinizi tam puanımla kutluyorum.
ınanılmaz guzellıkte benım sıırdekı en önemsedıgım böyle yazılan sıırlerdır harıka cok begenımle okudum guzel saırım sevgılerımle samı
akçay sıze el sallıyor
Yaz yağmuru çok az kalır toprakta önce yağar sonrada buhar olup kavuşur yine gökyüzüne duygular gibi bazen hırçın bir deniz olur duygular derinlerindeki sakinliği saklar gözlerden bazen duygular nehir olur taşar bazende böyle bir yaz yağmuru olur....Yağmuru gören buharı görebilirmi???çok anlam yüklediğim çok çok beğenerek okuduğum güzel bir şiir öpüyorum o güzel yüreğinden........
çok güzel tebrik ederimm sıkılmadan okudum yüreğininize sağlık .
eniyle okudum tebrikler
Sevgi ve sevmesini bilen dostlar yaz yağmuru gibidir. Susuz ve zor durumda kalannların üzerine yağar. Beklenen özlemdir, gelen ise cansuyudur... Kutlarım şair dost, paylaşım derin, anlmalı, ve güzel... Ve + daimine...
Ne mutlu yaz yağmuru olabilenlere, ne mutlu susamış gönüllere serinlik ve rahatlık götürebilenlere, rahmet yüklü bulutlar gibi sağa sola imdat emek için koaşbilen yüreklere.Tebrik ediyorum bu güzel duygularla yüklü yüreği, bu sevgi dolu çalışmayı, tam puanımla da kutluyorum efendim.
Bu şiir ile ilgili 22 tane yorum bulunmakta