Ey güzel şehvetli kız, bir kerrecik gül sen bana
Bil ki sen, senden gelen bir tek gülüş gülşen bana
Çektiğim gurbet yeter, sensiz geçen günler fena
Gördüğüm kâşâneler gurbette bir medfen bana
Ben seninçin yazdığım bir çok güzel manzûmeyi
Kendi nefsim hem bozar hem yazdırır cebren bana
Can muvakkat bir konuktur, ten benim mülküm değil,
“Çıksa can, hâk olsa ten, ne can gerek ne ten bana”(1)
Gam yemem, kalbim kırılmaz füc’eten göçsem bile
Zira son yıllarda sonsuz sevgi sundun sen bana
Ehl-i dil bahsinde artık dinle Baki kalbini
‘Gençlik elden çıktı çoktan’ söylemiştim ben bana
(1) Fuzûlinin gazelinden
Gülşen = gül bahçesi
Medfen= mezar
Füc’eten = ansızın
Ehl-i dil = gönül dostları, aşıklar
Fâ i lâ tün fâ i lâ tün fâ i lâ tün fâ i lün
/. / / /. / / /. / / /. /
-
GAZEL
Dostum âlem seninçün ger olur düşmen bana
Gam değil zirâ yetersin dost ancak sen bana
Aşka saldım ben beni pend almayıp bir dosttan
Hiç düşmen eylemez anı kim ettim ben bana
Can ü ten oldukça benden derd ü gam eksik değil
Çıksa can hâk olsa ten ne can gerek ne ten bana
Gamze tiğin çekti ol mah olma gâfil ey gönül
Kim mukarrerdir bu gün ölmek sana şiven bana
Ey Fuzûli çıksa can çıkmam tarik-i aşktan
Reh-güzer-i ehl-i aşk üzre kılın medfen bana
Fuzûli (1556)
Kayıt Tarihi : 19.4.2003 23:46:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!