Ben aslında yokmuşum
Benim adım yok
Babam, Annemde
Şimdi neredeler ne ederler
ölümüdüüür sağmıdırlar bilmiyorum!
Kimi bana Ahmet,
kimi Cümali,
kimide Cüneyt diyor
Gözlerim renkli ya!
Ama hayatım kara!
Memleketim mi
Memleket Ankara!
Biz 6 velediz, Cuma abimle beraber!
Bir odada yatar
aynı Kaba kaşık sallar
erkenden yollara düşeriz.
Işimiz mi?
Ne olsun Abi,
Kağıt, Karton, Kesekağıdı toplarız
Geçenlerde , Ulus´ta
bir kitap buldum.
Üstünde, uzun sakallı birinin resmi vardı..
Kağıtları sattığımız Cemal abim,
nerden buldun ne güzel bu evladım dedi..
-Ne ki bu Abi, deyince,
+Türlerin Kökeni diye bir Kitap, Darwin yazmış!
-Ne var ki içinde abi?
+Dünyanın, canlıların gelişimiyle ilgili bilğiler var!
Anlıyacagın, her şey değiştide bir yoksulluğumuz değişmedi evladım!
Hadi oğlum hadi, işinize gücünüze bakın!
Bu haftada biraz fazla mesayi yapın!
Annem Babam, nereliydi ki?
Abim,
Ablam
Amcam
Halam
Dayım
yani soyum sopum mutlaka vardı!
Öyle ya kayanın koyuğundan çıkmadım ya!
Arkadaşlarımdan, durumu en kötüsü Esat,
gece çöpü karıştırken
biri kafasına torba geçirir ve Arabasına atar
ve ertesi sabah,
üstü başı çıplak,
kan içinde çöpte yatarken
çöpcü Mahmut bulur..
Doktor daha el atmadan
"iki böbreginide almışlar sabinin" diye rapor tutar..
Tedaviden sonra,
Çocuk Esirgeme Kurumu da,
inanın yer yok diye almamış..
Onu yolda gördüğümde iki büklümdü,
belliki ağrısı çok ve kimsesizdi..
Bögrünü tutuyordu,
Elindeki,Kese kağıdında galiba ilaçları vardı!
Yanıma geldi, gözleri gözlerimde öldü!
Ağladı ki ne ağladı, hiç sorma hiiiç hiç Abi!
Kirli elimle kafasından tutup, yüzünden öptüm.
Yoksul yoksulu hemen tanır be abim!
O gün buğün beraberiz.
Neydelim, Diyalizinide biz ödüyok !
Öbür arkadaşlarda aynı Esat gibi,.
Ana yok Baba yok!
Elde avuçta yok!
Biz Okuma yazma bilmeyiz, eccicik Esat bilir.
Kış kapıda, biz kışıda sevmeyiz abi, çok hastalanıyok..
Ne üsttümüzde ne başimızda var!
Kar üstümüze değil, yüreğimize yağar
Omzumda ki araba ordan buraya kayar
Sokaktan gelip geçenlerde bizi yok sayar
Keşke keşke gelmeseydim yalan Dünyaya
13 yaşındayız hepimiz
tek Esat 14 yaşında.
Geçenlerde, bir arkadaşımızın kafasına sıkmışlar.
Hastahaneye varmadan ölmüş garibim.
Polis intihar demiş..
Abi bizim ekmeğe verecek paramız yokken
Silahı neyinen alak?
Hemide bize kim silah satar Abi?
Sokakta herkesin gücü bize yetiyor!
Organımızı alanlara
Tecavüz edip çöpe atanlara
Elimizdeki üç kuruşu döve döve alanlara
Susarsın, ahraz gibi !
Abi sana Devlet diyorlar.
Abiiiii!!
Sen Devletsen
Bize diyecek bir lafın yokmu?
Yüzümüze, gönül acılarımıza
Sırtımızın agrısına biz ağlarken!!
Türlerin kökeninde herkes varmış!
Sakallı Darwin öyle demiş!
Cemal Abim bize,
galiba bir biz yoksullar
Dünyanın sofrasından kovulmuşuz !! dedi..
Haydar Metin
Haydar Metin
Kayıt Tarihi : 14.10.2017 22:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
2017/ 41. * Haftanın Şairleri * 1. * si olan dizelerinizi kutluyorum...
Selam ve saygılarımla.
Kim ne derse desin, ister solcu, ister "Gomonis" desin, ben diyeceğimi diyeyim de.
Devlet dediğimiz en büyük kurumun anayasal görevidir yurttaşlarına bakmak ve ilgilenmek.
İşsizlere iş bulmak, imkanı olmayanlara her türlü eğitim, barınma, sağlık ve diğer zorunlu harcamalarını karşılamak.
Demek ki Devlet görevini yapmıyor, bu bir.
İkincisi: Ülkemizde zenginlerin sayısı arttı. Öyle ki dünyada en çok dolar milyarderinin sayı olarak İstanbul'da olduğu yazılıp söyleniyor.
Ayrıca 80.000'in üzerinde cami ve binlerce İmam-Hatip okulumuz sayesinde dindar (!) insanlarımızın sayısı da oldukça arttı.
Peki bunlar kazançlarını nerelere harcıyor, zenginlerde sosyal sorumlukuk hiç mi yok?
Dini bütün zenginlerimiz fitre ve zekatlarını nerelere veriyorlar? Sadece yeni yapılacak camilere ve İmam-Hatip okullarına mı?
Ayrıca yoksulların ve işsizlerin sayısı da hızla artıyor ve zengin-fakir arasındaki uçurum gittikçe büyüyor. Bu ülkenin içinde bulunduğu en büyük sosyal sorundur.
Şiirinizi içtenlikle kutluyor, saygı ve selamlar sunuyorum.
Asıl suç çocuğun mu, elbette değil, suç suçsuz günahsız sebileri doğurup onlara sahip çıkmayan sokaklara salan ailelerin, biri biriyle geçinemeyip ayrılan ebeveyinlerin...
Doğurmak marifet değil, sokak da binlerce kedi köpekte doğuruyor... Asıl olan o çocuğa sahip çıkmak bir yuva sevgi verebilmek, okutup eğite bilmek, koluna bir bilezik takıp ekmeğini kazanmasını sağlamak... Yani ayakları üzerinde durmasını sağlamak öğrete bilmek...
Bir kuş bile doğurduğu yavrusunu koruyup kolluyor, nafakasını bulup geliyor beslenip büyümesini sağlıyor, sonra uçmasını kanatlanın güçlenmesini gözlüyor ilk uçuşlarında refakat ediyor uçmayı becerdikten sonra o yavru yuvadan ayrılıyor...
Sokaklara düşen bu yavrular devlet koruması altına alınıp korunması topluma kazandırılması gerek, okutmalı, bir iş, bir meslek sahibi edinmesi sağlanmalı... Oysa bu kurumlarda dönen rezillik ve kepazelikleri zaman zaman okuyoruz ve tüylerimiz diken diken oluyor...
Bu çocuklara sahip çıkmamız gerekirken her türlü kirli emeller kurban ediliyorlar... Zaman öylesi kara vicdanların kötü ruhların zamanı ki... İnsan insanlığından utanıyor...
Bu konu öyle üç beş satırla anlatılır gibi değil... Sayfalarca yazılsa inanın o çocukların sadece bir derdi dile getirilemez... Anlatılamaz, söylenemez...
Kafalarını kuma gömen insanlık, adamlık nutuklarına geldi mi avazı çıktığınca bağırır... Söz şu çocuklara geldi mi kimse duymaz, kimse konuşmaz, kimse söylemez... Bitmiş insanlık...
Toplumun kanayan bir yarası, hemde bence en büyük ve önemli yarasına parmak basak yüreğinize sağlık...
Selam ve Saygıyla...
Özlemiştik şiirlerinizi...Kaleminize sağlık sayın Haydar Metin...
TÜM YORUMLAR (6)