Ben Anadolu Anadolu da ben iken

bir rahimde tekme tokat
apar topar
bir keder yolcusu, eski bir rahlede mihenk iken rüşt
büyümek için ne fidan, ne orman katli vacip bin kere
yasak bir meyveye tek bir ısırık
ne idam, ne infaz ekletir kedere
ne bir sevdada hüzün ne çölde zerdüşt
ruhuna hüzzam mırıldanan
eski bir çağ antolojisindeki
matem kaderim,

felek fazla tevazu...

adımı sorma
adım
larda gizli şşşt...

muhafazadan yoksun kılınmış bu beden
ne gamlara eylence, ne hasretlerle viran olundu
ne saray bahçelerinde cariyem oldu,ne masallarda serap

hayallerim her gönülde icra
aynı kurt tarafından ısırılmış
bir yarım elma kadar çürük oldu dünyam

örtünmek için aşk a bin atlas sersem
sarınsam bütün kanayan iklimlerimi baharla
çıplak bir anadoluya ihanettir yaram

adım
sokak lambalarında pervane
ham bir yanık aşk kokusu şimdi
henüz yağmur ki yağmamışken
ey anadolu
senden başkası haram...