Belkıs
Yorma harfleri Belkıs.
Altın suyunda beklet sükûtu.
Karun vadilerinde yüzdür kelimeleri.
Bu yara kabuk bağlamaz.
Salasızda kalkar….
Kapandı tarik söndü ziyam.
Süngü artığı yüreğim nerde Belkıs.
Öylece bıraktığın en harap yanım.
Gümüş kesenden birkaç harf düşür.
Kalmışsa en saf yanından damıt sesleri.
Oluyorsa yoksay bütün yaşanmışlıkları.
Dağıt kuşlar meclisini hüthüt.
Ah bana sükûtu katık eden Belkıs.
Sessizliğin şafağı ne zaman atacak.
Yüreğime yokluğunu ektin.
Biliyorum orda yokluğum bitecek.
Sen Yusufları bahadır ederken.
On iki yıldız beni sarayına çağırır.
Kaç ifrit sarayını taşır Belkıs.
Yine kuşlara kandım….
Ben Süleyman değilmişim.
Geri dönmezedir yol.
Ömür tablosuna bir çentik daha atılır.
Hangi gözün perdesi önce inecek.
Ah sükûtun melikesi Belkıs.
Yedi muskaya sardığın kırk kör düğüm.
Senden yana kurtlar ulurken kuyuya attığın.
Bir İbrahim bıçağı keser mi susku taşını
Sebe ve sarayın yokun üstünde.
Karınca vadisinde ezme karıncaları.
Ah giderken bıraktığın sen nerde Belkıs.
Kaç çocuk avutur yüreğindeki sükte.
Öylece saf, tesettüre sokmadan.
Çırılçıplak yürüt kelimeleri.
Önce yaprak kımıldasın sonra,
Kırantepe’de çocukların uçurtmaları
İmran Öztürk
Ocak 2010
Kayıt Tarihi : 29.6.2010 00:32:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İmran Öztürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/06/29/belkis-4.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!