Belki yaşanmamışı yaşayacak ve yaşatacak,
Bir acı kahvede tütecek dumanı;
Elvan elvan sesi gelecek şimdilerde,
Dost meclisinde eriyecek zaman;
Dost ellerini uzatacak dostluklar…
Bir fincan kahve kokusunda duracak zaman;
Zamanı en içten bir şekilde ağırlayacak;
Damağa lezzet yayılacak dil ucundan;
Kahve telvesinde saracak;
“Sohbeti telvesinden koyu”
Dostluk tutunacak ucundan…
Yarenler selama duracak birazdan,
Manasını bulacak yer ve mekân;
Mecnun habersiz olacak Aslısından;
Çakılı kalacak duman;
Kavak yelleri eserken başımıza
Anı yaşayacak şimdiki zaman…
Kırk yılda bir ancak düşer ömre,
Kırkyılda bir, kırk yıllık dost
Atacak narasını yiğitliğin;
Fincancı katırları yalpalayacak;
Sarhoşluğu düşecek düşüncenin;
… Ve işte o an; siyahı bulaşacak;
Hükmü geçecektir gecelerin…
Taş plaklarda seslenecek gece;
Bin parçaya bölüneceksin yürekten;
Gözlerin susacak, dudakların kapalı;
Sessizlik yürüyecek üstüne üstüne,
Hamallığını yapacaksın düşüncelerin;
Zıpkınlarken rüyalarını hayallerin,
Gömüleceksin kendi içine…
Silik bir kahve falından dökülecek;
Puslu bakışların yansıyacak kırık kalbinden;
Bir sonbahar rüzgârı ki toz duman içinde;
Gölgesine sığınmış bakacaksın şaşkınca;
Gün dönmüş geceye, şaşkınlık kirpik ucunda;
… Ve sen çekilmişsin bağdaş kurup bir köşeye;
Sarılacaksın “La havle” çekerken biten geceye…
… Ve şimdi, biraz sonra ve daha sonra;
Bitecek, tükenecek dilim dilim bir öncesi;
… Ve sen hep o anda kalacaksın şimdilik;
Şimdilik, bitip tükenmek bilmeyen süre;
Sürecek zaman içine akıtarak bakışlarını;
Gündüz geceye dönecek, gece gündüze…
Kayıt Tarihi : 21.5.2011 03:44:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
… Ve şimdi, biraz sonra ve daha sonra; Bitecek, tükenecek dilim dilim bir öncesi; … Ve sen hep o anda kalacaksın şimdilik; Şimdilik, bitip tükenmek bilmeyen süre; Sürecek zaman içine akıtarak bakışlarını; Gündüz geceye dönecek, gece gündüze…

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!