Günün birinde bir adam,kalbi yılların yorgunluğu içinde,bir sahil kenarında kimseler yokken, güneş bulutla buluşmuş, bunu gören gökyüzü ağlarken, ıssız ve terkedilmiş bir kayığa yaslanan adam....
Olmuyor bak yazamıyorum...
Günün birinde aynı yerde bir denizin içinde, bir batık geminin içine hapsolmuş bir hazine sandığı kendisine hürriyetini kazandıracak acımasız korsanı beklerden,Ay'ın gazabına uğrayıp, Gel-Git'lere mahküm dahada yerin dibine batarken...
Ne yapmalı şimdi?
Sana mı? Kağıda mı? Kaleme mi küsmeli?
Yoksa hepsini denizin yedi kat dibine mi gömmeli?
Günün kararıp kendini karanlığa emanet edip, akrep'in yelkovana aşık olduğu, saniyelerin raks edip,saatlerin izlediği bir zaman diliminde, adamın biri bir gün aşık olmuş. Ne hasretinden prangalar eskitmiş ne de.....
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
yüreğine sağlık..
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta