Bekleyiş Şiiri - Anıl Keçeliöz

Anıl Keçeliöz
16

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Bekleyiş

içimdeki alevi söndüren nehir nerede
nerede kaybolan gülüşlerin en güzeli
sevgi kadar derinden çağırıyorum gel
gel yalvarırım çık neredeysen
hangi tutkuyla çağırsam seni
gözlerin çıkıyor karşıma
gözlerin beni çağırıyor binlerce yıl ötesinde
o halde bırak da gözlerin konuşsun artık
kandırma kendini sahte sevgilerle
aşk dediğin burada hayallerinin en gerçek noktasında
en yitirdiğim anda sevgi sözcüklerini
gel ne olursun bir kertenkele misali
gel de kurtar beni bu var oluşlardan…

kaybedilen hüzünleri düşünüyorum
korkuyorum ki sonra bir gürültüdür başlıyor kulaklarım da
gel ey terk edişlerin en zalimi
bir sırma saçtır tüm hasretliğim
hangi ürkek serçenin sesiyle çağırayım seni
hangi dağa sorayım adını
bir yerde sevdandır yanımda duran
öbür yanımda yarım hasretliğim
düşlerin sen olmadan da güzel bırak onları
sarı çekirdeğim özledim seni
kim olduğunu bilmeden
arıyorum seni benim gibi seveni

kırıldı hayallerimin kanadı
tek bir ses yok artık gecede
sana gönderiyorum gözümün en ürkek yaşını
duy da sev beni artık
anlamı olmayan bir geceye başlayalım ki sonra
sayalım bir bir havadaki akbabaları
gel desem de biliyorum gücüm yetmez buna
bulmak çok zor kim olduğunu bilmediğim sevgiliyi
ama kime seslendiğimi anladığın en sessiz anında
gel çok uzaklardan bir solucan misali
yaşayalım yaşanacakların en güzel gecesini…

kaybettim kendimi kaybettim sende
bir gölgeye sığındım ki oysa
seni sevmeleri unutamadım
gövdem çürümekte susuzluğundan
bir kaysı ağacı getir bana
zerdaliler olsun merhemim en onulmaz yarama
hangi zincire bağlıysan gel
gel artık
fikrimi vecd eden en karanlık gecemi
gel de çevir iflah olmaz bir sabaha

Anıl Keçeliöz
Kayıt Tarihi : 28.3.2005 02:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Anıl Keçeliöz